Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi Suçu Nedir? (TCK 121)

Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu, 5237 sayılı TCK’nın 121. maddesinde “Hürriyete Karşı Suçlar” bölümünde şu şekilde düzenlenmiştir:

Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi

Madde 121 - (1) Kişinin belli bir hakkı kullanmak için yetkili kamu makamlarına verdiği dilekçenin hukuki bir neden olmaksızın kabul edilmemesi halinde, fail hakkında altı aya kadar hapis cezasına hükmolunur.

Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi Suçunun Unsurları

Madde gerekçesine göre; madde metninde dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi, suç olarak tanımlanmıştır. Orijinini Latince “petitum” (talep) kavramı oluşturan ve Anayasamızda da düzenlenen dilekçe hakkı, bir sübjektif kamusal haktır. Sübjektif haktır; çünkü, bu hak, toplu veya münferiden, ancak bireyler tarafından kullanılabilir. Kamusal bir haktır; çünkü, bu hakkın kullanılmasıyla kişiler taleplerini resmi makamlara iletmek olanağını elde etmektedirler.

Söz konusu suç tanımıyla, dilekçe hakkının kullanılmasının güvence altına alınması amaçlanmıştır. Suçun konusu dilekçedir. Dilekçe, kişinin belli bir hakkı kullanmak için yetkili kamu makamlarına yazılı olarak yaptığı başvuruyu ifade etmektedir. Kamu makamlarına yöneltilen talebin sözlü olması da mümkündür. Örneğin bir suç vakıasına ilişkin ihbar veya şikâyetin sözlü olarak yapılması hâlinde, bunun tutanağa geçirilmesi gerekmektedir.

Salt sözlü başvurunun kabul edilmemesi, söz konusu suçu oluşturmayacaktır. Ancak, başvurunun yazılı yapılması hâlinde, bunun hukukî bir neden olmaksızın kabul edilmemesi, söz konusu suçu oluşturacaktır. Bu ayırımın yapılmasının nedeni, ispat sorunlarının önüne geçmektir.

Süreli işlemlerde, dilekçenin süresinde verilmesine rağmen, kabulünün geciktirilmesi hâlinde de, bu suç oluşur.

Verilen dilekçenin hukukî bir nedene dayalı olarak kabul edilmemesi hâlinde, kabul etmeme fiili hukuka uygun olduğu için, suç oluşmayacaktır. Örneğin, bir suç duyurusuna ilişkin dilekçenin, ilgisiz bir makama verilmeye teşebbüs edilmesi karşısında, kabul edilmemesi, söz konusu suçu oluşturmaz.

Adli Para Cezası, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Adli para cezası, işlenen bir suça karşılık hapis cezasıyla birlikte veya tek başına uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası 1 yıl veya altında olduğundan adli para cezasına çevrilebilecektir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, sanık hakkında hükmolunan cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması, denetim süresi içerisinde belli koşullar yerine getirildiğinde ceza kararının hiçbir sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kaldırılması davanın düşmesine neden olan bir ceza muhakemesi kurumudur. Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (hagb) kararı verilmesi mümkündür.

Erteleme, mahkeme tarafından belirlenen hapis cezasının cezaevinde infaz edilmesinden şartlı olarak vazgeçilmesidir. Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında cezanın ertelenmesi kararı verilmesi mümkündür.

Suçun Şikayet Süresi ve Zamanaşımı

Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almadığından savcılık tarafından resen soruşturulur, bu suçlara dair herhangi bir şikayet süresi yoktur. Şikayetten vazgeçme ceza davasının düşmesi sonucunu doğurmaz. Suç, dava zamanaşımı süresine riayet edilmek kaydıyla her zaman soruşturulabilir.

Dava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren belli bir süre geçtiği halde dava açılmamış veya dava açılmasına rağmen kanuni süre içinde sonuçlandırılmamış ise ceza davasının düşmesi sonucunu doğuran bir ceza hukuku kurumudur. Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu için yapılan yargılamalarda olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Suç, bu zamanaşımı süresi içerisinde her zaman soruşturulabilir, bu zamanaşımı süresi geçtikten sonra soruşturma yapılamaz.

Uzlaşma

Uzlaşma, suç isnadı altındaki şahıs ile suçun mağduru olan şahsın bir uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurarak anlaşmasıdır. Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu, uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir.

Soruşturma, Kovuşturma ve Görevli Mahkeme

Dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle yapılan yargılamalar asliye ceza mahkemesi tarafından yerine getirilir.

Soruşturma aşamasında önödeme kurumu uygulanabileceği gibi kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi de mümkündür.

Kovuşturma aşamasında basit yargılama usulü uygulanarak yargılama yapılabilir.

Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi Suçu Yargıtay Kararları


Avukatın Dilekçesini Kabul Edip Kaydetmeyen Kamu Görevlisinin Sorumluluğu

Belediye Başkanı olarak görev yapan sanık H…‘in talimatıyla maiyetinde memur olan sanık S…‘ün, suç tarihinde katılanlar adına avukatları tarafından verilen akaryakıt istasyonu işletme ruhsatı talebi içerikli dilekçe ve eklerini kabul edip kayda almadığının dosya kapsamıyla sübuta erdiği, ancak TCK’nın 257. maddesinin genel, tali ve tamamlayıcı bir hüküm olup görevi kötüye kullanma suçunun oluşumu için eylemin Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanmamış olması gerektiği,

Sanıkların eylemlerinin ise TCK’nın 121/1. maddesinde “kişinin belli bir hakkı kullanmak için yetkili kamu makamlarına verdiği dilekçenin hukukî bir neden olmaksızın kabul edilmemesi” şeklinde tanımlanan dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yanılgılı ve dosya kapsamıyla örtüşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde beraat hükümleri kurulması, bozma nedenidir (Yargıtay 5. Ceza Dairesi - Karar : 2015/11885).

Kaymakamın Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi

Suç tarihinde Havsa Kaymakamı olarak görev yapan sanığın, katılanın 2010 yılı Ocak ayında Havsa Kaymakamlığı Yazı İşleri Müdürü … tarafından mesai saatleri içerisinde büroda darp edilmesi olayı ile ilgili bu şahıs hakkında şikayeti içeren ve katılan tarafından getirilen dilekçeyi, adli soruşturmanın sonucunu bekleyeceğini ileri sürerek işleme koymadığı ve darp olayından haberdar olmasına rağmen disiplin soruşturması da başlatmayarak ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen somut olayda; adı geçen hakkında disiplin soruşturması yapılıp yapılmadığının ilgili yerlerden sorulması ve yapılmamış ise zamanaşımına uğrayıp uğramadığı da araştırıldıktan sonra neticesine göre eyleminin TCK’nın 121. maddesinde düzenlenen dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçunu oluşturup oluşturmayacağı da karar yerinde tartışılmak suretiyle hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, bozma nedenidir (Yargıtay 5. Ceza dairesi - Karar: 2019/9702).

Görevi Kötüye Kullanma ve Dilekçe Hakkının Kullanılmasının Engellenmesi

Belediye Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan sanığın, katılanın vermiş olduğu 25/04/2011 tarihli ruhsat talebine ilişkin dilekçesini hukuki bir neden olmaksızın kabul etmeyerek işleme koymadığı, bu suretle dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçunu işlediği, katılanın aşamalarda değişmeyen beyanları, soruşturma izni kararı, tanık … beyanı ve sanığın kaçamaklı ikrarıyla sabit olmasına rağmen, dosya kapsamına uygun düşmeyen ve yetersiz gerekçelerle mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,

İddianamede aynı eylemle ilgili hem görevi kötüye kullanma hem de dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçlarının oluştuğundan bahisle kamu davası açıldığı, mahkemece her iki suçtan ayrı ayrı beraat hükmü kurulduğu ancak sanığa isnat edilen eylemin dilekçe hakkının kullanılmasının engellenmesi suçunu oluşturup ayrıca görevi kötüye kullanma suçunun oluşmadığı gözetildiğinde; görevi kötüye kullanma suçundan karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulması gerekirken, vasfın bölünemeyeceği gözetilmeden görevi kötüye kullanma suçundan ayrıca beraat kararı verilmesi suretiyle karışıklığa neden olunması, bozma nedenidir (Yargıtay 5. Ceza Daireisi -Karar: 2016/2199).


Avukat Baran Doğan

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS