Özel Belgeyi Yok Etme, Bozma ve Gizleme Suçu Nedir? (TCK 208)
Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu; hak sahibinin içeriğinden yararlanmasını engellemek için gerçek özel bir belgenin yok edilmesi, bozulması veya gizlenmesi ile oluşur (TCK md.208).
Özel belgeyi bozma, yok etme ve gizleme suçu, “Kamu Güvenine Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenen sahtecilik suçlarındandır. Suç, üç seçimlik hareketle işlenmektedir:
-
Özel belgeyi yok etme suçu: Özel evrakı yok etme suçu, özel belgenin fiziki varlığının ortadan kaldırılması, yani yok edilmesi ile oluşur.
-
Özel belgeyi bozma suçu: Özel evrakı bozma suçunda belgenin mevcudiyeti devam etmekte, ancak belge vasfını kaybederek hak sahibinin hakkını kullanması imkanını ortadan kaldırmaktadır. Örneğin, kira sözleşmesini çizerek geçersiz hale getirmek.
-
Özel belgeyi gizleme suçu: Özel evrakı gizleme suçunda belge mevcudiyetini ve bütünlüğünü korumaktadır. Ancak fail belgeyi gizleyerek hakkın kullanılmasını engellemektedir. Fail tarafından saklanan belge, kişilerin elinde bulunan özel belge olabileceği gibi, özel veya kamuya ait bir kurum veya kuruluşta muhafaza edilen özel belge de olabilir. Örneğin, noterde korunan vasiyetnamenin gizlenmesi bu suçu oluşturur.
Özel Belgeyi Yok Etmek, Bozmak veya Gizlemek Suçunun Unsurları
Özel evrakı yok etme, bozma veya gizleme suçunun maddi konusu hukuki bakımdan delil değeri olan gerçek bir özel belgedir. Özel belge, kamu görevlisi veya organları tarafından değil de gerçek veya tüzel kişiler (şirket, dernek, vakıf vb.) tarafından düzenlenen belgelerdir. Örneğin, kira sözleşmesi, işletme sözleşmesi, alım satım sözleşmesi gibi sözleşmeler, teklif formları, vergi dairesine verilen beyannameler, mektuplar gibi kamu görevi kapsamı dışında kişilerin düzenlediği yazılı ve kanıt değeri taşıyan her türlü belge özel belge olarak kabul edilmektedir.
Özellikle belirtmek gerekir ki, TTK’ya göre unsurları (keşide yeri veya tarihi, tanzim yeri veya tarihi vb.) tam olmayan çek ve bono gibi kambiyo senetleri de özel belge olarak nitelendirilmektedir. Unsurları tam olan kambiyo senetleri resmi belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçuna vücut verir.
Gerçek bir özel evrak üzerindeki yazıları örneğin boyamak, karalamak veya silmek suretiyle okunamaz hale getirmek, belgeyi yırtmak, yakmak veya gizlemek fiilleri bu suçu oluşturur.
Bir özel belgenin, örneğin bir uyuşmazlık bağlamında mahkemeden istenmesine karşılık; gerçeğe aykırı olarak, mevcut olmadığının veya bulunamadığının bildirilmesi hâlinde, bu suç oluşur. Ancak, bir suça ilişkin olarak yapılan soruşturma veya kovuşturma kapsamında istenen belgelerin verilmemesi halinde, özel belgenin gizlenmesi suçunun değil, suç delillerini gizleme suçunun oluştuğunu kabul etmek gerekir. Gizleme olgusu, özel belgenin nezdinde bulunduğu kişiden ya da kurum veya kuruluştan çalınması suretiyle de gerçekleşebilir. Ancak, bu durumda, hırsızlık suçundan dolayı değil, özel belgenin gizlenmesi suçundan dolayı hüküm tesis edilmelidir (TCK 208 Madde Gerekçesi).
Özel Belgeyi Yok Etmek, Bozmak veya Gizlemek Suçunun Cezası (TCK 208)
Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçunun cezası şu şekildedir:
- Gerçek bir özel belgeyi bozan, yok eden veya gizleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçunun başka suçlarla birlikte işlenmesi halinde; bu suç nedeniyle ayrıca ceza verilemez. Örneğin, özel belgeyi bozma yoluyla dolandırıcılık suçu işlenmesi halinde fail sadece dolandırıcılık suçu nedeniyle cezalandırılacaktır. Çünkü, sahtecilik suçlarında içtima hükümlerini düzenleyen TCK md.212’de bu suçun başka suçlarla işlendiğinde ayrıca cezalandırılması gerektiğini düzenleyen bir hüküm yoktur.
Adli Para Cezasına Çevirme, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması
Adli para cezası, işlenen bir suça karşılık hapis cezasıyla birlikte veya tek başına uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Özel evrakı yok etme, bozma veya gizleme suçu nedeniyle verilen hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir.
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması sanık hakkında hükmolunan cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması, denetim süresi içerisinde belli koşullar yerine getirildiğinde ceza kararının hiçbir sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kaldırılması davanın düşmesine neden olan bir ceza muhakemesi kurumudur. Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (hagb) kararı verilmesi mümkündür.
Ceza ertelenmesi, mahkeme tarafından belirlenen cezanın cezaevinde infaz edilmesinden şartlı olarak vazgeçilmesidir. Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında erteleme hükümlerinin uygulanması mümkündür.
Suçun Şikayet Süresi, Zamanaşımı ve Uzlaşma, Görevli Mahkeme
Uzlaşma, suç isnadı altındaki şahıs ile suçun mağduru olan şahsın bir uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurarak anlaşmasıdır. Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu, uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir.
Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almadığından savcılık tarafından resen soruşturulur, bu suçlara dair herhangi bir şikayet süresi yoktur. Şikayetten vazgeçme ceza davasının düşmesi sonucunu doğurmaz. Suç, dava zamanaşımı süresine riayet edilmek kaydıyla her zaman soruşturulabilir. Dava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren belli bir süre geçtiği halde dava açılmamış veya dava açılmasına rağmen kanuni süre içinde sonuçlandırılmamış ise ceza davasının düşmesi sonucunu doğuran bir ceza hukuku kurumudur. TCK md.208 gereği özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu yargılamalarında olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Suç, bu zamanaşımı süreleri içerisinde her zaman soruşturulabilir, bu zamanaşımı süreleri geçtikten sonra soruşturma yapılamaz.
Özel belgeyi yok etme, bozma veya gizleme suçu hakkında yargılama yapma görevi, asliye ceza mahkemesi tarafından yerine getirilir.
Özel Belgeyi Yok Etmek, Bozmak veya Gizleme Suçu Yargıtay Kararları
Avukatın Bürosunda Senet Yırtma
Sanık borçlusu olduğu kambiyo senedi ile ilgili görüşmek üzere şikayetçi olan avukatın bürosuna gitmiştir. Müşteki avukat, senedi kendisine gösterdiğinde sanık senedi elinden hızlıca almış, senedi geri almak isteyen müştekiyi iterek yere düşmesine neden olmuş, bu şekilde elde ettiği senedi yırtarak yok etmiştir. Olayın bu oluş şekliyle cebir kullanıldığı için işlenen suç, resmi veya özel belgeyi yok etme suçu değil, cebirle işlenen yağma suçu olarak nitelendirilmelidir (11.Ceza Dairesi – Karar No: 2008/1647).
Yırtılan Senet Parçalarının Bir Araya Getirilerek Suç Vasfının Belirlenmesi
1-Sanık tarafından yırtılan suça konu senetlerin parçaları bir araya getirildiğinde Türk Ticaret Kanununda yazılı unsurlarının tam olması durumunda eylemin TCK’nın 205. maddesindeki “resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek”, unsurlarının tam olmaması durumunda ise TCK 208. maddesindeki “özel belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek” suçunu oluşturacağı cihetle, adli emanetteki suça konu senet aslı getirtilip incelenerek, yasal unsurlarının tam olup olmadığının değerlendirilmemesi,
2-Sanığın yırttığı senedin parçaları bir araya getirilip yapıştırıldığında hak sahibinin bu senetten yararlanma olanağının bulunup bulunmadığı saptanarak sonucuna göre eylemin teşebbüs aşamasında kalıp kalmadığının karar yerinde tartışılmaması,
3- Suça konu senet parçalarının dosyada denetim amacıyla incelenmek üzere bulundurulmaması, bozmayı gerektirmiştir (Yargıtay 21. Ceza Dairesi – Karar No: 2015/5460).
Muhasebecinin Defterleri Teslim Etmemesi Özel Belgeyi Gizleme Suçu Değildir
Serbest muhasebeci olan ve müştekinin muhasebe işlemlerini yürüten sanığın, müştekiyle aralarındaki hizmet ilişkisinin sona ermesine rağmen kendisine teslim edilen defter ve belgeleri noter ihtaratına rağmen iade etmemesi şeklindeki eyleminin 5237 sayılı TCK’ nın 155/2. maddesindeki “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde “özel belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek” suçundan mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 21. Ceza Dairesi - Karar No:2016/4397).
Yırtma Suretiyle Bozulan Senet Geçerliyse Suça Teşebbüs Hükümleri Uygulanır
Sanığın ödemek bahanesiyle ele geçirdiği bonoyu yırttığının iddia ve kabul edilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi bakımından, emanete kayıtlı senet parçaları duruşmaya getirtilip incelemek suretiyle, TTK’da sayılan unsurları taşımadığının belirlenmesi halinde eylemin özel belgeyi bozma suçunu oluşturacağı da gözetilerek, yapıştırıldığında hukuki geçerliliğininin devam edip etmeyeceği hususu araştırılıp teşebbüs hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik soruşturmayla yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 11. Ceza Dairesi - Karar No:2015/30038).
Avukat Baran Doğan
UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.
Makale Yazarlığı İçin
Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.