Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi Suçu Nedir? (TCK 118)

Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu, çalışma hayatında bir kimsenin sendikaya girme veya girmeme, sendikal faaliyete katılıp katılmama yünündeki iradesi veya tercihinin cebir veya tehdit kullanılarak engellenmesi ile oluşur.

“Hürriyete Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenen sendikal hakların engellenmesi suçunun TCK m.118 maddesinin 1. fıkrasıyla bireysel sendika özgürlüğü, 2. fıkrasıyla da kolektif sendika özgürlüğü güvence altına alınmıştır. Ancak unsurları farklı olmakla beraber her iki suç da sendikal özgürlüğe dair aynı hukuksal değeri koruduğu kabul edilmelidir. Bu suç, failin, mağduru bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, bir sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak için cebir veya tehdit kullanmasıyla oluşur. Kanun maddesinde kullanılan cebir fiziki güç kullanılması anlamına gelmekte, tehdit ise manevi cebir niteliğinde olup mağdurun bireysel sendika özgürlüğünü kullanması yolunda iradesini sakatlayan, sendikal haklarını kullanması veya kullanmaya devam etmesi neticesinde kendisinin veya yakınlarının bir zarara uğratılacağını bildiren, belirli bir boyuta ulaşmış ve kolayca kurtulma olanağı bulunmayan her türlü davranıştır. Bu suçun oluşabilmesi için amacın gerçekleşmesi, başka bir anlatımla kişinin sendikaya üye olmaktan veya faaliyetlerine katılmaktan vazgeçmesi veya sendikadaki görevinden ayrılması zorunlu değildir. Bu amaçla mağdura karşı cebir veya tehdit kullanılması suçun tamamlanması için yeterlidir. Bu sebeple bu suç bir tehlike suçudur (Y18CD-K.2016/2433).

Madde gerekçesine göre, suç tanımında çeşitli seçimlik hareketlere yer verilmiştir.

Maddenin birinci fıkrasına göre, bir kimseye karşı cebir veya tehdit kullanılarak, bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya ya da sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlanması, suç oluşturmaktadır. Bu suçun tamamlanmış şekline göre cezaya hükmedilebilmesi için, cebir veya tehdide maruz kalan kişinin sendikaya üye olması veya olmaktan vazgeçmesi, sendikanın faaliyetlerine katılması veya katılmaktan vazgeçmesi ya da sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılması gerekmemektedir. Bu amaçlarla, kişiye karşı cebir veya tehdit kullanılması, söz konusu suç tamamlanmış gibi cezalandırılabilmek için yeterlidir. Bu bakımdan söz konusu suç, bir teşebbüs suçu niteliği taşımaktadır.

Maddenin ikinci fıkrasında cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır. Bir sendikanın faaliyetlerinin cebir veya tehditle ya da hukuka aykırı başka bir davranışla engellenmiş olması hâlinde, suç tamamlanmış olur.

Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi Suçunun Cezası (TCK 118)

TCK m.118’de göre, sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçunun cezası şu şekildedir:

  • Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (TCK m.118/1).

  • Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur (TCK m.118/2).

Adli Para Cezasına Çevirme, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Adli para cezası, işlenen bir suça karşılık hapis cezasıyla birlikte veya tek başına uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle TCK m.114/1 gereği alt sınırdan hükmedilen hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması sanık hakkında hükmolunan cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması, denetim süresi içerisinde belli koşullar yerine getirildiğinde ceza kararının hiçbir sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kaldırılması davanın düşmesine neden olan bir ceza muhakemesi kurumudur. Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (hagb) kararı verilmesi mümkündür.

Ceza ertelenmesi, mahkeme tarafından belirlenen cezanın cezaevinde infaz edilmesinden şartlı olarak vazgeçilmesidir. Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında erteleme hükümlerinin uygulanması mümkündür.

Suçun Şikayet Süresi, Zamanaşımı ve Uzlaşma

Uzlaşma, suç isnadı altındaki şahıs ile suçun mağduru olan şahsın bir uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurarak anlaşmasıdır. Siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi suçu uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir.

Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almadığından savcılık tarafından resen soruşturulur, bu suçlara dair herhangi bir şikayet süresi yoktur. Kamu davasına şikayetçi olarak müdahil olan herhangi bir kimse varsa bile şikayetten vazgeçme ceza davasının düşmesi sonucunu doğurmaz. Suç, dava zamanaşımı süresine riayet edilmek kaydıyla her zaman soruşturulabilir.

Dava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren belli bir süre geçtiği halde dava açılmamış veya dava açılmasına rağmen kanuni süre içinde sonuçlandırılmamış ise ceza davasının düşmesi sonucunu doğuran bir ceza hukuku kurumudur. Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu yargılamalarında olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi Suçunda Görevli Mahkeme

Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu hakkında yargılama yapma görevi, asliye ceza mahkemesi tarafından yerine getirilir.

Siyasi Hakların Kullanılmasının Engellenmesi Suçu Yargıtay Kararları


İşçilerin Sendikaya Üye Olması Nedeniyle İşten Atılması

Oluş ve dosya kapsamına göre, suça konu işyerinde üretim müdürü olarak görev yapan sanık C. D.’in, yine iş yeri yönetiminde bulunan sanık A. Ç.’nun sendikal faaliyetlerde bulunan işçilerin tespitine yönelik talimat verdiği, iş yerinde; servis sorumlusu olarak çalışan sanık T. C.’ın, bölüm sorumlusu sanık F. C.’ın ve işçi olarak çalışan Z. G.’in, verilen talimat doğrultusunda sendikaya üye olan işçilerin tespitine çalıştıkları ve sendikaya üye olduğunu tespit ettikleri işçileri, iş yeri yönetimine bildirdikleri, sanıklar C. D. ve A. Ç.’nun da katılanlarında arasında bulunduğu bir kısım işçiyi performans yetersizliğini bahane göstererek işten çıkardıkları, katılanların açmış oldukları işe iade davalarının, “feshin sendikal sebeplerle yapıldığı yolunda kanaat hasıl olması” sebebiyle kabul edildiği anlaşılmakla; sendika üyesi olan işçilerin sendikal haklarını kullanmalarına engel olma, sendikalı olan ve olmayan işçiler arasında ayrım yapma ve bu işçilere baskı yaparak sendikadan istifa etmeye, sendikaya üye olmamaya zorlama şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 Sayılı TCK’nın 118/1. maddesindeki suçu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 18. Ceza Dairesi - Karar: 2016/2433).

Tehdit Yoluyla Sendikal Hakların Kullanılmasını Engelleme Suçu

Sanıkların, yetkilisi oldukları Akoğlu Pres ve Montaj Sanayi Anonim Şirketi’nde işçi olarak çalışmakta olan katılanın Birleşik Metal İşçileri Sendikası’na üye olduğunu öğrenmeleri üzerine, “sendikadan istifa et, yoksa seni işten atarız” diyerek tehdit etmek şeklinde iddia ve kabul olunan eylemlerinde TCY.nın tanımlanan “sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi” suçunun tehdit unsurunun oluştuğu gözetilmeden mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 4. Ceza Dairesi-Karar: 2010/13889)

Sendikal Faaliyet Nedeniyle İşten Çıkartılma Tehdidi

Sanıkların yönetici oldukları işyerinde sendikal faaliyetlerin engellenebilmesi için işçiler ile görüşerek sendikal faaliyetlerde bulunulması veya bu yönde çalışmalar yapılması halinde işçileri işten çıkarmakla tehdit ettikleri iddia edilen olayda, katılan….’in beyanında “sendikal faaliyette uğraşacağımı düşünerek istifa dilekçesi imzalamamı istediler, ben de istifa dilekçemin imzalayıp işten çıkmış oldum” şeklindeki savunması karşısında sanığa kendisinden istifa dilekçesi vermesini isteyen sanık ya da sanıkların kim olduğu sorulup tespit edilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırıdır (Yargıtay 18. Ceza Dairesi - Karar : 2016/15344).


Avukat Baran Doğan

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS