0 212 652 15 44
Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Askerlikten Firar Suçu ve Cezası Nedir?

(CGK-K.2024/152)

1632 sayılı Askeri Ceza Kanun’un “Firar ve cezası” başlıklı 66. maddesinde askerlikten firar suçu ve cezası şu şekilde düzenlenmiştir:

1) Aşağıda yazılı askeri şahıslar bir yıldan üç yıla kadar hapsolunur:

a) Kıt’asından veya görevi icabı bulunmak zorunda olduğu yerden izinsiz olarak altı günden fazla uzaklaşanlar,

b) Kıt’asından veya görevini yapmakta olduğu yerden izin, istirahat veya hava değişimi alarak ayrılanlardan, dönmeye mecbur bulundukları günden itibaren altı gün içerisinde özürsüz olarak gelmeyenler,

2) Aşağıda yazılı hallerde hapis cezası iki yıldan aşağı olamaz:

a) Suçlu, silah, mühimmat ve bunların teçhizat veya nakil vasıtalarından ve hayvanlardan birini veya ordu hizmetine tahsis edilen herhangi bir şeyi beraberinde götürmüş ise;

b) Suçlu hizmet yaparken kaçmış ise;

c) Suçlu mükerrir ise;

3) Seferberlikte bu maddede yazılı mehiller yarıya indirilir.

Firar suçu ile korunan hukuki yarar Türk Silahlı Kuvvetlerinin bütünlüğü, disiplini ve askeri şahısların askerlik hizmetine olan sadakatidir. Söz konusu suç ile askerî sadakat vazifesinin ihlalinin önlenmesi, hizmet ve vazifenin devamlılığı korunmaktadır. Firar suçu, sırf askerî suç olması nedeniyle sadece asker kişiler tarafından işlenebilen bir suç tipidir. Bu suç kasten işlenen bir suçtur.

Öte yandan firar suçu mütemadi bir suçtur. Mütemadi suçlarda temadi eden husus netice olmayıp fiilin icrasıdır. Mütemadi suçlarda, hukuka aykırı durumun ortaya çıkmasına ve sürmesine hizmet eden bütün hareketler kural olarak hukuki anlamda tek bir fiil kabul edilir. 1632 sayılı Kanun’un 66. maddesinde belirtilen sürelerin geçmesi ile suç tamamlanmış ancak bitmemiştir. Suçun bitmesi için temadinin kendiliğinden gelme veya yakalanma ile kesilmesi gereklidir (Olgun Değirmenci, Askeri Ceza ve Disiplin Hukuku, Seçkin Yayınevi, 3. Baskı, Ankara, 2016, s. 286).

Askerlikten Firar Suçunda Etkin Pişmanlık: Aynı Kanun’un (1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu) “Geri gelen kaçakların cezalarının indirilmesi” başlıklı 73. maddesi; “Kaçak, kaçtığından altı hafta, seferberlikte bir hafta içinde kendiliğinden geri gelirse yukarıki maddelere göre verilecek cezalar yarısına kadar indirilir. Ölüm cezası yerine müebbet ağır hapis yahut beş seneden az olmamak üzere ağır hapis cezası verilir.” şeklinde düzenlenmiş olup firar suçu oluştuktan sonra asker kişinin 6 hafta (seferberlikte bir hafta) içinde kendiliğinden gelmesi durumunda verilecek ceza yarısına kadar indirilecektir. Anılan maddede yer alan kaçak ibaresi, kıtasından kaçmak veya izin, hava değişiminden dönmemek suretiyle firar fiilini işleyenlerle, yurt dışına firar eden kişileri kapsamaktadır. Cezayı hafifleten bir etkin pişmanlık hükmü olan AsCK’nın 73. maddesinden yararlanabilmek için firar eden kişinin kıt’asına veya askerî bir makama firar suçunun başlangıç anından itibaren altı hafta içinde geri gelerek teslim olması gereklidir.

Firar Suçu ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

(CGK-K.2021/503)

Suç ve karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre sırf askerî suçlardan olan firar suçu bakımından CMK’nın 231. maddesinde yer alan şartları taşımak kaydıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin mümkün olduğu, firar suçunun tamamlandığı tarihin sanığın çocukken işlediği hırsızlık suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşmesinden sonra denetim süresi içerisinde bulunduğu hususları dikkate alınarak yapılan incelemede;

Sanık tarafından işlendiği kabul edilen 1632 sayılı Kanun’un 66/1-a maddesinde düzenlenen firar suçunun adi suçlardan farklı, kendine özgü nitelik taşıyan ve özel düzenlemeler öngören sırf askerî suçlardan sayıldığı açık ise de CMK’nın 231. maddesinin sekizinci fıkrasının son cümlesinde; önceden işlenen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına konu olan ilk suçun vasfına (örneğin adi veya askerî suç olup olmadığına), taksirle veya kastla ya da çocuk yaşta işlenip işlenmediğine göre bir ayrıma gidilmemesi, hangi suçtan dolayı verilmiş olursa olsun hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu ilk suça ilişkin denetim süresi içerisinde bulunulmasının ve denetim süresinde işlenen ikinci suçun kasıtlı suç olmasının yeterli görülmesi, sırf askerî suçlardan olan firar suçunun da kasıtlı suçlardan olması, adi veya askerî suç olup olmadığı bakımından ikinci suçun vasfına ilişkin sınırlama getirilmemesi, CMK’nın 231/8. maddesinin sırf askerî suçlar bakımından istisnai bir durum arz etmemesi ve TCK’nın 58/4. maddesinde yer alan sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağına ilişkin hüküm kadar açık bir düzenlemeye hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunda yer verilmemesi hususları bir bütün hâlinde değerlendirildiğinde; çocuk yaşta işlenen hırsızlık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içerisinde asker kişi olan sanık tarafından sırf askerî suç olarak kabul edilmesi gereken bir suç işlendiğinde, işlenen askerî suçtan verilen mahkûmiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin CMK’nın 231/8. maddesi uyarınca mümkün olmadığı ve bu bağlamda Özel Dairece verilen kanun yararına bozma kararının usul ve yasaya uygun olduğu kabul edilmelidir.

Askerliğe Elverişsiz Hale Gelme Durumunda Firar Suçu

(CGK-K.2024/152)

Uyuşmazlığın sağlıklı bir çözüme kavuşturulması bakımından askerliğe elverişsiz hâle gelme durumunda firar suçu için öngörülen etkin pişmanlık uygulaması ve ilgili yönetmelik üzerinde durulacaktır. Suç tarihinde yürürlükte bulunan Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin “Gruplandırma” başlığı altında düzenlenen 6. maddesinde, “Askerlik çağına giren yükümlüler, yoklamaları sonucunda askerliğe elverişli olanlar ve askerliğe elverişli olmayanlar olmak üzere gruplandırılır.

1) Askerliğe elverişli olanlar: Sağlık yetenekleri bakımından hiçbir hastalık ve arızası bulunmayanlar ile hastalık ve arızaları, Hastalık ve Arızalar Listesinin A dilimlerine girenlerdir.

2) Askerliğe elverişli olmayanlar: Hastalık ve arızaları, Hastalık ve Arızalar Listesinin B ve D dilimlerine girenlerdir.” denilmiş;

Suç tarihinde yürürlükte bulunan Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin ekindeki “Hastalık ve Arızalar Listesi”nin 17. maddesi ise; “ …D) 1. İleri derecede antisosyal kişilik bozukluğu. AÇIKLAMA: Bu fıkraya gireceklerin; antisosyal kişilik bozukluğu tanısı alması, öldürme, öldürmeye teşebbüs, gasp suçlarından en az bir hapis ya da diğer antisosyal eylemlerden dolayı, disiplin mahkemesi dışında kalan mahkemelerce verilmiş en az üç hapis cezası alması ve bu cezaların kesinleştiğinin belgelerle tespit edilmesi gerekir…” şeklinde düzenlenmiş olup ileri derecede antisosyal kişilik bozukluğu tanısı koyulan şahsın, mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş en az üç hapis cezası alması durumunda askerliğe elverişsiz hâle geldiği kabul edilmiştir.

(Kapatılan) Askeri Yargıtay; 1632 sayılı Kanun’un 73. maddesindeki altı haftalık süre dolmadan kaçağın askerliğe elverişsiz hâle gelmesi durumunda lehe değerlendirme yaparak anılan maddedeki etkin pişmanlık hükmünün kaçak hakkında uygulanması gerektiğini kabul etmektedir. (Kapatılan) Askeri Yargıtay Daireler Kurulunun 13.10.2011 tarihli ve 97-96 sayılı kararında da; “Hükümlünün 16.7.2008 tarihinde askerliğe elverişsiz hâle geldiğinin belirlenmiş olması karşısında, bu tarihten sonra kendisinden Birliğine katılmasının beklenemeyecek olması sebebiyle, bu yöndeki iradesinin ve gerçekleşen durumun hukuki olarak değerlendirilmesine olanak bulunmadığından, lehine bir düşünceyle ASCK’nın 73’üncü maddesi de uygulanmak suretiyle yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde esas itibarıyla bir isabetsizlik bulunmamaktadır.” şeklinde kabulde bulunmuştur.

B. Somut Olayda Hukuki Nitelendirme

Kandıra 2. Motorlu Piyade Tabur Komutanlığı Muhabere Hizmet Destek Bölük Komutanlığında piyade er olarak askerlik görevini yapan sanığın, 24.10.2014 tarihinde 8 (4+4) günlük izne ayrılarak kıt’asından ayrıldığı ancak dönmeye mecbur bulunduğu günden itibaren altı gün içerisinde özürsüz olarak geri gelmediği, ileri derecede antisosyal kişilik bozukluğu tanısı koyulan sanığın, mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş en az üç hapis cezası alarak 11.12.2014 tarihinden itibaren askerliğe elverişsiz hâle geldiği, sanığın 12.12.2014 tarihinde kolluk kuvvetlerince bir başka suçtan yakalandığı ve hakkındaki kesinleşmiş cezaların infazı amacıyla bir gün sonra ceza infaz kurumuna alındığı anlaşılan olayda;

Sanığa yüklenen firar suçunun başlangıç tarihi olan 02.11.2014 gününden itibaren altı haftanın 14.12.2014 tarihi itibarıyla dolduğu ancak sanığın 11.12.2014 tarihinde askerliğe elverişsiz hâle geldiği anlaşılmakla; askerliğe elverişsiz hâle geldiği tarihten sonra sanıktan birliğine katılmasının beklenemeyecek olması sebebiyle, bu yöndeki iradesinin ve gerçekleşen durumun hukuki olarak değerlendirilmesine olanak bulunmadığından, sanık lehine değerlendirmek suretiyle ve (Kapatılan) Askeri Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarına da uygun olarak sanık hakkında 1632 sayılı Kanun’un 73. maddesinin uygulanma koşullarının bulunduğu kabul edilmelidir.

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS