0 212 652 15 44
Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Ceza Yargılamasında WhatsApp Kayıtlarının Delil Olabilme Şartları

15/01/2020 tarihli ifade tutanağına ‘özet’ halinde geçirilen whatsapp mesajlaşma kayıtlarının, CMK’nın 134. maddesi kapsamında görüşme tarihleri, saatleri belirtilerek, ayrıntılı diyaloglar şeklinde, ekran görüntülerine de yer verilerek denetime olanak verecek şekilde tutanağa bağlanması, bu şekilde düzenlemiş bir tutanak mevcut ise aslı ve denetime olanak verecek şekilde onaylı suretinin dosyaya konulması, söz konusu evrakların duruşmada sanığa okunarak diyeceklerinin sorulması, tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği halde, eksik inceleme ile savunma hakkını kısıtlar nitelikte hüküm kurulması, bozma nedenidir (Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/2849 E. , 2021/5922 K.).

WhatsApp Yazışmaları Belge Delili Niteliğindedir

Dava konusu araç bedelinin davacı tarafından açıklamalı olarak satıcıya gönderildiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 199 uncu maddesine göre belge niteliğinde bulunan whatsapp yazışmalarının aynı Kanunu’nun 202 nci maddesi uyarınca yazılı delil başlangıcı olarak kabulünün gerektiği, bu kapsamda dinlenen tanık ve araç satıcısının beyanlarına göre de aracın davacı adına alındığının ifade edildiği, ilk derece mahkemesinin 17.03.2021 tarihli ilk kararını istinaf etmeyen davacı taraf yönünden hükmedilen vekalet ücretinin davalı yönünden usuli kazanılmış hak teşkil ettiğinin anlaşılmasına göre tarafların temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/8590 E. , 2023/1325 K.).

Davacı, delil olarak whatsapp yazışma çıktılarına dayanmış ise de, whatsapp yazışmalarının delil başlangıcı kabul edilip bu hususta tanık dinlenilebilmesi için, iddiaya konu whatsapp mesajının davalı tarafça gönderildiği hususunda tereddüt bulunmamalıdır. Davacının telefonu üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda ilgili mesajların telefonda bulunmadığı görülmüş olup, davacı da mesajları telefonundan sildiğini beyan etmiştir. Bu durumda, davalı tarafından gönderilip gönderilmediği tespit edilemeyen whatsapp yazışma çıktıları delil başlangıcı olarak kabul edilemeyeceğinden, tanık beyanlarına da itibar edilemeyecektir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2023/287 E. , 2023/1549 K.).

Davacı tarafından sunulan whatsapp yazışmalarının incelenmesi neticesinde, davalı … tarafından gönderilen 05.03.2019 tarihli “Abi günaydın senden ricam bana ne kadar borç kaldığını yollar mısın? Bir de bu ayın 25 ine kadar evi üzerimizden alırsan bizim için iyi olur.” şeklindeki mesajına davacının “Günaydın kardeş ilk fırsatta gönderirim.” cevabını verdiği, yine davacının “taksitler ödenmemiş icraya çıkmış ve tarafa bir yıl belirli bir süre tanımış al diye o süre geçmiş, ondan sonra mülkiyete el koymuş” şeklinde mesajına davalı …‘in “olur mu abi, ödemede sorun yok” şeklinde cevap verdiği görülmüş olup söz konusu whatsapp yazışmalarının delil başlangıcı olarak kabulü gerekir. Hâl böyle olunca dekontların ve whatsapp yazışmalarının HMK m. 199-202 gereği delil başlangıcı niteliğinde olduğu, Mahkemece delil başlangıcı bulunması halinde tanık dinlenebileceği dikkate alınarak ve davalılar vekilinin iddia ettiği kira sözleşmesinin de getirtilerek sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmeyip, bozmayı gerektirmiştir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2023/5059 E. , 2024/3232 K.).

WhatsApp Yazışmalarının Cinsel Suçu İspatlaması

Dosyada bulunan en önemli delillerden olan mağdure ile sanığın, olay öncesinde ve sonrasında “WhatsApp” isimli uygulama üzerinden gerçekleştirdikleri yazışmaların mağdurenin beyanları ile tutarlı olduğu, on beş yaşından küçük mağdureye mesaj göndererek kendisi ile cinsel ilişkiye girmek için evine gelmesini istediği, mağdurenin gelmek istememesi üzerine elinde bulunan ses ve görüntü videolarını internette yayınlamakla tehdit ettiği, bu yazışmaların sanık ile mağdure arasında yapıldığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, mağdurenin hayatından çıkacağına dair mesajlarına itibar etmesi nedeni ve ayrıca iradesi olmadan sanığın ikametine gitmek zorunda kaldığı, sanığın burada varolduğunu iddia ettği görüntü ve ses kayıtlarını mağdureye vermeyip gitmesine engel olarak mağdureyle zorla cinsel ilişkiye girdiğinin anlaşılması karşısında eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi ile beşinci fıkrasında düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını oluşturduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunup o yer Cumhuriyet savcısının temyizi yerinde görülmüştür (Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/12229 E. , 2023/1515 K.).

Alacak Davasında WhatsApp Mesajlarının Delil Değeri

Davalı tarafından sunulan Whatsapp yazışmaları delil olarak kabul edilmemişse de; söz konusu yazışmalarda adı geçen Çağdaş isimli kişinin davacı şirket yetkilisi olduğu, 8 Ağustos 2018 tarihli yazışma içeriğinde “son gelen silikonlarda problem olduğunun” belirtildiği ve ürüne ait lot fotoğrafının da gönderildiğinin anlaşıldığı, buna göre söz konusu mallar yönünden ayıp ihbarı yapıldığı kabul edilerek yazışma içeriği mallar yönünden inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2023/4666 E. , 2024/6256 K.).

Sözleşmede WhatsApp Yazışmalarının İçeriğinin Delil Değeri

Davalı şirket, savunmasının ispatı olarak WhatsApp yazışmaları ile davalıya e-posta yoluyla gönderilen demir ekstresini sunmuş, ayrıca tanık deliline dayanmıştır. Davacı, WhatsApp mesajlarının kendisinden sadır olmadığını, e-postanın alınmadığını iddia etmemiştir. Bu durumda anılan WhatsApp yazışmaları delil başlangıcı mahiyetinde olup, ilaveten tanık dinlenebilir. WhatsApp yazışmalarının dökümünün yapıldığı bilirkişi raporu ile e-posta içeriklerinden 11.11.2016 tarihi saat 09:26’da davacının, davalı şirket çalışanından “demir hesabının son ekstresini maille atmasını” istediği, aynı gün saat 12:41’de demir ekstresini de içeren iki adet excel belgesinin e-mail yoluyla iletildiği, bu ekstrede toplam 250 ton demir için “Eray” ibaresini de içeren şerhin bulunduğu, davacının bu içeriğe itiraz ettiğine dair bir yazışmaya rastlanmadığı, 25.12.2017 tarihinde davacı tarafından gönderilen mesajda “Eray inşaatın yüzünden patlamaya geldim. 2 senedir 500 binim duruyor. …. biz paramızı alamıyoruz….” denildiği anlaşılmaktadır. Davalı tanığı olarak dinlenen tanık … da Eray İnşaat firmasının sahibi olduğunu, 3 D İnşaatın alınan demirler karşılığı ödemede muhatap olarak davacıyı aldığı şeklinde davalının savunmasını teyit eder yönde beyanlarda bulunmuştur. Bu durumda davacının, davalıdan satın aldığı demirleri dava dışı firmaya sattığı, davalının da bu demirleri dava dışı firmaya teslim ettiği nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken dava konusu demir satışına ve uyuşmazlık konusu olmayan defter kayıtlarına dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2427 E. , 2022/7925 K.).

Ceza Davasında Whatsapp Kayıtlarının Delil Değeri

Rızaen sunulan whatsapp kayıtlarında bulunan ses kayıtlarının çözümünün yapılmamış olması sebebiyle bilişim uzmanından geriye dönük whatsapp yazışmalarının ve ses kayıtlarının tespitinin mümkün olup olmadığı sorularak, mümkün olduğunun anlaşılması hâlinde şüpheliler … ve … whatsapp sistemi üzerinde inceleme yaptırılarak yazışmaların dökümü ve ses kayıtlarının çözümü hususunda bilirkişi raporu aldırılması, şüpheli …‘ın soruşturmaya konu aracı çekici ile aldığı esnada yanında … isimli arkadaşının bulunduğunu beyan etmesi sebebiyle bu kişinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespitinin ardından olaya ilişkin tanık sıfatıyla beyanının alınması, tüm şüphelilerin telefon arama ve mesajlaşma kayıtlarını gösterecek şekilde şikâyet tarihinden geriye dönük olarak son 6 aylık HTS kayıtlarının celp edilmesi, şüpheli …‘ın ifadesinde şüpheli … ile yargılandıkları davalar olduğunu beyan etmesi sebebiyle şüpheliler hakkında benzer şekilde hırsızlık suçundan soruşturma yürütülüp yürütülmediğinin veya açılmış davaların olup olmadığının araştırılması, yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür (Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2023/23426 E. , 2024/5911 K.).

WhatsApp Yazışmalarına Dyanılarak İş Akdi Feshedilemez

Whatsapp sistemi, telefon ve internet ortamında internet vasıtası ile iletişimi gerçekleştiren bir sistemdir. Burada kişi, kişiler ile iletişime geçtiği gibi gruplar kurarak grup içiresinde iletişim gerçekleştirilmektedir. Ancak bu sistem kendi içinde korunan ve 3. kişilere kapalı bir konumdadır. Dolayısı ile işçilerin iş akışını bozmadığı ve çalışmaların etkilemediği sürece bir grup kurmaları ve burada iletişim içinde olmaları yasak değildir. İşçilerin bu kapsamda burada iletişimlerinin kişisel veri olarak da korunması esastır.

Somut uyuşmazlıkta, whatsapp konuşmaları gizlilik içeren kişisel veri niteliğinde olduğundan, salt nasıl temin edildiği anlaşılamayan bu yazışmalara dayanılarak iş aktinin feshi haksız olup, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü yerine reddi hatalıdır (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/10718 E. , 2019/559 K.).

Hukuka Aykırı Elde Edilen Whatsapp Yazışmaları Boşanma Davasında Delil Olarak Kullanılamaz

Mahkemece boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davalı-karşı davacı kadın Whatsapp görüşme kayıtları uyarınca sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği gerekçesi ile tam kusurlu bulunarak asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı-karşı davalı erkeğin eşinin Whatsapp web oturumu ile elde edilen görüşme kayıtlarının hukuka aykırı delil olduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanun’un 189 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereği yargılama sırasında taraflarca sunulan delillerin elde ediliş biçiminin mahkeme tarafından re’sen göz önüne alınacağı ve delilin her ne surette olursa olsun hukuka aykırı olarak elde edildiğinin tespit edilmesi hâlinde, diğer tarafça bir itiraz ileri sürülmese dahi mahkemece caiz olmadığına karar verileceği düzenlenmiş olup gerçekleşen bu durum karşısında bu delil hukuka aykırı nitelikte olduğundan kusur belirlemesinde dikkate alınamaz ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davranış davalı- karşı davacıya kusur olarak yüklenemez. Hal böyle iken davalı- karşı davacının boşanmaya sebebiyet verecek başkaca kusuru da ispatlanmadığı nazara alınmadan davanın reddi yerine davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2023/5012 E. , 2024/1780 K.).

Whatsapp Yazışmlarının Delil Olabilmesi İçin Denetlenebilir Olması Gerekir

Bölge Adliye Mahkemesi’nce, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar gerekçesinde, “WhatsApp” programı mesajlaşma dökümüne de dayanılmış ise de; bu döküm davalı işverence, davacı ile … arasındaki yazışmalara ilişkin olduğu iddia edilerek dosyaya sunulmuştur. Anılan döküme karşı davacı vekilinin, gerçeğe aykırılık itirazı bulunmaktadır. Bu mesajlaşma yazışmalarına nasıl ulaşıldığı ve gerçeğe uygun olup olmadığı yönlerinden hukuka uygunluk denetimi yapılmasına elverişli bir delil ise dosya içeriğinde yoktur. Anılan sebeplerle, eksik araştırma ve incelemeyle hüküm tesisi hatalı görülmüştür (Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/524 E. , 2018/5611 K.).

Sahtecilik ve Dolandırıcılık Suçunda Whatsapp Yazışmlarının Delil Değeri

Müşteki vekili tarafından dosyaya ibraz edildiği anlaşılan Whatsapp (mesajlaşma uygulaması) yazışmalarında, müştekinin şüpheli …’ın kardeşi olduğu belirtilen … ’a yönelik “… Allah hepinizin belasını versin evim aram yüzünüzden hepsi icra konuldu” şeklinde mesaj yazması üzerine, …’in de cevaben “Abla şerefsiz kardeşim İbrahim yüzünden inan bende bulamiyorum senden habersiz çaldığı çekler yüzünden basın girdi bela” şeklinde mesaj yazdığının anlaşılması karşısında; öncelikle şüpheli … ile kardeşi … …ve tespit edilecek tanıkların ifadelerinin alınması, şüpheli tarafından atılı suçun inkar edilmesi halinde bahse konu çek üzerindeki yazıların ve varsa (dosya kapsamında çekin aslı bulunmadığından ve çek arkasında bir cironun olup olmadığı belli olmadığından) ciranta imzası yahut imzalarının kime ait olduğunun tespitine yönelik olarak müşteki ve şüphelilerden yazı ve imza örnekleri alınarak ve bahse konu çek aslının temini sağlanarak bu hususta kriminal inceleme yaptırılması ve taraflar arasında ticari ilişkinin bulunup bulunmadığının tespitine ilişkin müşteki ile şüphelilerin ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılması ve tüm bunların sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumlarının takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmelidir (Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3112 E. , 2022/13371 K.).

Dolandırıcılık Suçunda WhatsApp Kayıtlarının Delil Olarak Değerlendirilmesi Gerekir

Şikâyetçinin facebook isimli sosyal medya hesabında gördüğü satılık araç ilanı üzerine şüpheli ile irtibata geçtiğinin, söz konusu araç için banka üzerinden 9.000,00 TL ön ödeme yapıldığının, ancak araç teslim edilmediği gibi ödenen paranın da iade edilmediğinin, şüpheliye ulaşılamadığının, bununla birlikte; aynı ilanın yeniden yayınlandığının ve whatsapp üzerinden fotoğrafı gönderilen kimlik kartı ve ruhsatın sahte olup üzerinde bulunan T.C Kimlik numarasının sonradan eklendiğinin, şüphelinin haksız menfaat temin ederek atılı suçları işlediğinin iddia olunması karşısında; şüphelinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilerek ifadesine başvurulması, banka hesap hareketlerinin getirtilmesi, banka dekontlarının ve whatsapp yazışmalarının incelenmesi, görüşme sağlanan telefon numarası ile ilana ait bilgilerin araştırılması, whatsapp üzerinden fotoğrafı gönderilen kimlik kartı ve ruhsatın sahte olup olmadığının tespit edilmesi, sonucuna göre somut olayda dolandırıcılık suçunun unsurlarının bulunup bulunmadığının takdir ve tayin edilmesi gerekirken; “…taraflar arasındaki ilişkinin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu…” şeklindeki hatalı gerekçe ve eksik soruşturma neticesinde verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine “…yöntemince yapılan soruşturmada toplanan delillere, alınan beyanlara ve tüm dosya kapsamına göre; soruşturma konusu olayda kamu davasının açılmasını gerektirir yeterli şüphe oluşturan delil elde edilemediği…” şeklindeki hatalı ve dosya kapsamıyla uyumlu olmayan gerekçe ile itirazın reddine karar verilmesi Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür (Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2023/6480 E. , 2024/10416 K.).

Cinsel İstismar Suçunda WhatsApp Kayıtlarının Delil Olarak Kullanılması

Hükmün “Sanığın temyiz istemi çerçevesinde yapılan incelemede; dosyada bulunan en önemli delillerden olan mağdure ile sanığın, olay öncesinde ve sonrasında “WhatsApp” isimli uygulama üzerinden gerçekleştirdikleri yazışmaların mağdurenin beyanları ile tutarlı olduğu, on beş yaşından küçük mağdureye mesaj göndererek kendisi ile cinsel ilişkiye girmek için evine gelmesini istediği, mağdurenin gelmek istememesi üzerine elinde bulunan ses ve görüntü videolarını internette yayınlamakla tehdit ettiği, bu yazışmaların sanık ile mağdure arasında yapıldığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, mağdurenin hayatından çıkacağına dair mesajlarına itibar etmesi nedeni ve ayrıca iradesi olmadan sanığın ikametine gitmek zorunda kaldığı, sanığın burada varolduğunu iddia ettği görüntü ve ses kayıtlarını mağdureye vermeyip gitmesine engel olarak mağdureyle zorla cinsel ilişkiye girdiğinin anlaşılması karşısında eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve aynı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi ile beşinci fıkrasında düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını oluşturduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı” şeklindeki gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir. Burhaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 23.11.2023 tarihli ve 2023/294 Esas, 2023/487 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103/2, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 13 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından aynı Kanun’un 109/2, 109/3-f, 109/5, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Karar usul ve yasaya uygundur (Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2024/534 E. , 2024/4908 K.).

Boşanma Davasında Whatsapp Üzerinden Gönderilen Resim

Davacı kadın tarafından dosyaya delil olarak sunulan ve erkek tarafından da içeriği kabul edilen mesaj kayıtlarına göre, whatsapp sohbet programı üzerinden erkeğin kadına, başka bir kadın görseli ile birlikte “kalan bu var sen yoksun” şeklinde mesaj gönderdiği anlaşılmaktadır. Anılan bu mesajın gönderildiği zamanın tespiti amacıyla gerekirse bilirkişi incelemesine de başvurulmak suretiyle araştırma yapılması, mesajın tarafların birbirlerine ait kusurları affetmiş olduğu 14.12.2017 tarihli otel konaklamalarından önce mi sonra mı gerçekleştirildiğinin açıklığa kavuşturulması ile varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2910 E. , 2022/5235 K.).

Whatsapp Yazışmalarının Kamu Davası Açılmasına Etkisi

Müştekinin eşi, şüphelinin oğlu olan tanık Sakıp Emre Eren’in, olay gecesi müştekinin kendisine, baban bana sarılmak istedi, öpmek istedi, yanına yatmamı istedi şeklinde mesaj atarak, babasının evden gitmesini istediğini bildirdiği, bunun üzerine babasını arayarak evden ayrılmasını sağladığını belirtmesi, dosya arasına alınan müşteki ve tanık arasındaki whatsapp yazışmaları ve tanık tarafından sunulan müştekinin telefon hattına ilişkin olay gecesine ilişkin içerik bilgisi de hep birlikte değerlendirildiğinde, şüphelinin üzerine atılı suçu işlediği hususunda toplanan delillerin kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu ve bu delillerin mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir (Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/3797 E. , 2018/7322 K.)

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS