0 212 652 15 44
Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Hükümlüyü Ziyaret

İnfaz Kanunu Madde 83

(1) Hükümlü, belgelendirilmesi koşuluyla eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez ve ayrıca kuruma kabullerinde, zorunlu hâller dışında bir daha değiştirilmemek üzere, ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından, yarım saatten az ve bir buçuk saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir. (Ek cümle: 24/1/2013-6411/9 md.) Çocuk hükümlüler için ziyaret süresi bir saatten az, üç saatten fazla olmamak üzere belirlenir.

(2) Birinci fıkrada belirtilenler dışındaki kimselerin ziyaretine Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yazılı olarak izin verilebilir.

(3) Görüşler, koşul ve süreleri Adalet Bakanlığınca hazırlanan yönetmelikle kapalı ve açık olmak üzere iki biçimde yaptırılır.

(4) (Ek:17/6/2021-7328/8 md.) Önceden bilgilendirilmek suretiyle, kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan ve terör suçları, örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçları ile örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlardan mahkûm olan veya tehlikeli hâlde bulunan ya da dışarı ile iletişiminin kurum güvenliği açısından tehlikeli olabileceği değerlendirilen hükümlülerin birinci ve ikinci fıkra kapsamındaki kişilerle yapacakları görüşmeler, kamu düzeninin korunması ile kişi, toplum ve kurum güvenliğinin sağlanması veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla kurum yönetimi tarafından dinlenebilir ve elektronik cihazlar da dâhil olmak üzere kaydedilebilir. Bu fıkra uyarınca tutulan kayıtlar, amacı dışında kullanılamaz ve kanunda açıkça belirtilen hâller dışında hiçbir kişi veya kurumla paylaşılamaz. Bu kayıtlar herhangi bir soruşturma ve kovuşturmaya konu edilmemiş ise en geç bir yıl sonunda silinir. Silme işlemi Cumhuriyet savcısı tarafından denetlenir



## İnfaz Kanunu Madde 83 Gerekçesi

Madde, hükümlüleri ziyareti düzenlemektedir. Ülkemizde ceza infaz kurumlarında bulunan akraba, arkadaş ve yakınların ziyaretine büyük önem verilmektedir. Uygulamadaki aksaklıklar veya keyfî hareketler, cezalarını çekmekte olan kişilerin üzerinde olumsuz etkiler yapmakta bulunduğundan madde, bu konuyu objektif bazı esaslara bağlamayı uygun saymış ve uygulamanın hükümlüler, ziyaretçiler ve uygulayıcılar yönünden bilinmesi böylece sağlanmıştır.

Maddenin birinci fıkrasında genel kural olarak hükümlülerin kimler tarafından, hangi zamanlarda ve hangi aralıklarla ziyaret edilecekleri belirtilmiştir.

İkinci fıkrada da istisnaî hallerde ziyaretlerin Cumhuriyet başsavcısının yazılı izniyle yapılabileceği açıklanmıştır.

Cumhuriyet başsavcısına böyle bir yetkinin verilmesinin gerekliliği hükümlülerin iyileştirilmesi, topluma kazandırılması, moral güçlerinin kuvvetlendirilmesi yönünden yararlı sonuçlar verebileceği görüşüne dayanmaktadır; ayrıca, bu yetkinin yazılı olarak kullanılabilecek olması da görevlilerin denetimleri olanağını vermektedir.

Maddenin son fıkrasına göre, hükümlülerin iyileştirilme ve topluma kazandırılabilmeleri yönünden aile bireyleri ile bağlılıklarının devamını sağlamak üzere Adalet Bakanlığınca açık görüş yapılabilmesi konusu yeniden düzenlenmektedir.


İnfaz Kanunu 83. Madde Emsal Yargıtay Kararları


YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/12409 Karar : 2018/2824 Tarih : 1.03.2018

  • İnfaz Kanunu 83. Madde

Mahkemece davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, davalı baba ile 15.04.2013 doğumlu … ve 19.08.2014 doğumlu … arasında “ davalının cezaevinde bulunduğu süre içerisinde kurum tarafından belirlenen görüşme günlerinde iki hafta da bir hafta sonu Pazar günleri saat 13.30-14.30 ve açık görüş günlerinde ayda bir kez saat 13.30-14.30 saatleri arasında davalı tarafça ismi cezaevi idaresine bildirilecek kişi tarafından küçükler cezaevine getirtilmek suretiyle; davalının tahliye olmasından sonraki dönemde ise her ayın birinci ve üçüncü hafta sonu Cumartesi günü saat 10:00- Pazar günü saat 18.00, dini bayramların ikinci günü saat 10:00- üçüncü günü saat 18.00, küçüklerin eğitimi süresince yarıyıl ve yaz tatillerinin ikinci haftası Cumartesi 10:00-ertesi hafta Cumartesi 18.00 saatleri arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, davacı anne tarafından hüküm, kişisel ilişki yönünden temyiz edilmiştir. Dosya kapsamından davalı babanın cezaevinde tutuklu olarak bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulurken, babanın cezaevinde bulunması durumunda ve tahliye olmasından sonraki dönem için ayrı ayrı düzenlenmiş, kademeli bir kişisel ilişki tesis edilmiştir. Değişen koşullara göre kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden ortak çocuklar ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru olmadığı gibi davalının cezaevinde bulunması durumunda da görüş ve ziyaret imkanı araştırılmadan kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Ceza ve tutukevinin, tutuklu ve hükümlülerin yakınlarıyla mevzuat çerçevesinde görüşme imkanı ölçüsünde, çocukla tutuklu veya hükümlü ebeveyni arasında kişisel ilişki tesis edilebilir. Nitekim, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 83. maddesi ve bu kanuna dayanılarak çıkartılan “Ceza ve İnfaz Kurumlannın Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkmdaki Tüzüğün” (R.G. 6.4.2006 tarih ve 26131 sayı) 126. maddesi, hükümlülere üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile görüşme ve ziyaret hakkı tammış, “Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkındaki Yönetmeliğin” (R.G. 17.6.2005 tarih 25848 sayı) 9. ve 14’üncü maddeleri de, hükümlü ve tutukluya çocuğu ile görüşme hakkı ve açık görüş imkanı vermiştir. Bu düzenlemeler dikkate alınarak, mevcut duruma göre açık görüş imkanıyla ilgili babanın

hükümlü olarak bulunduğu cezaevinden bilgi alınmak suretiyle çocuklarla babası arasında görüş ve ziyaret imkanının araştırılması, kişisel ilişkinin buna göre belirlenmesi ve sonucuna göre çocuklarla ceza evinde tutuklu olarak bulunan baba arasında çocukların yaş durumu da gözetilerek ayda bir günü geçmemek üzere uygun şekilde kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.03.2018 (Per.)


YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ Esas : 2016/5974 Karar : 2017/149 Tarih : 30.01.2017

- İnfaz Kanunu 83. Madde

Muğla E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan …`un, süresi geçtikten sonra 3 kişilik ziyaretçi listesi bildirme talebinin reddine dair anılan Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 15/03/2016 tarihli ve 2016/1197 sayılı Kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Muğla İnfaz Hakimliğinin 25/03/2016 tarihli ve 2016/338 esas, 2016/360 sayılı Kararına yönelik itirazın kabulüne dair Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/04/2016 tarihli ve 2016/371 değişik iş sayılı Kararı ile ilgili olarak;

Benzer bir olay nedeniyle Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 03/07/2013 tarihli ve 2013/2985 esas, 2013/4744 sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 83/1. maddesindeki “Hükümlü, belgelendirilmesi koşuluyla eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez ve ayrıca kuruma kabullerinde, zorunlu hâller dışında bir daha değiştirilmemek üzere, ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından, yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir.” hükmü ile Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmeliğin 9/2. maddesindeki “Hükümlü ve tutuklular, birinci fıkrada sayılanlar dışında kalan üç ziyaretçisinin adı ve soyadı ile bilmesi hâlinde adresini ceza infaz kurumuna kabulünden ve kendisine bu hususun tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içinde bildirir. Bu ziyaretçiler, ölüm, ağır hastalık, doğal afet, hükümlü ve tutuklunun nakli ya da ziyaretçinin ziyaret olanağını ortadan kaldıracak yerleşim yeri değişikliği gibi zorunlu hâller dışında değiştirilemez” hükmü birlikte değerlendirildiğinde, 60 günlük süre içinde üç kişilik ziyaretçi ismi bildirmeyen hükümlünün, ceza süresinin uzun olmasının zorunlu hâl olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde verilen karara yönelik itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü`nün 15/11/2016 gün ve 94660652-105-48-7039-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/04/2016 tarihli ve 2016/371 değişik iş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK`nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 19. CEZA DAİRESİ Esas : 2015/36110 Karar : 2016/705 Tarih : 21.01.2016

- İnfaz Kanunu 83. Madde

…Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan … cezaevinde görüşme yapabileceği ziyaretçilerin değiştirilme talebinin reddine dair İnfaz Hakimliğinin 21/11/2014 tarihli ve …esas, … sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Ağır Ceza Mahkemesinin 03/12/2014 tarihli ve …. değişik iş sayılı kararı aleyhine;

Adalet Bakanlığının 22/07/2015 gün ve … sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28/09/2015 gün ve …sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.

Anılan ihbarnamede;

4675 sayılı İnfaz Hâkimliği Kanunu’nun 4. maddesinde infaz hakiminin görevleri belirtilmiş olup, anılan maddede yer alan, “İnfaz hakimliklerinin görevleri şunlardır: 1.Hükümlü ve tutukluların ceza infaz kurumları ve tutukevlerine kabul edilmeleri, yerleştirilmeleri, barındırılmaları, ısıtılmaları ve giydirilmeleri, beslenmeleri, temizliklerinin sağlanması, bedensel ve ruhsal sağlıklarının korunması amacıyla muayene ve tedavilerinin yaptırılması, dışarıyla ilişkileri, çalıştırılmaları gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikayetleri incelemek ve karara bağlamak. 2 Hükümlülerin cezalarının infazı, müşahadeye tabi tutulmaları, açık cezaevlerine ayrılmaları, izin, sevk, nakil ve tahliyeleri; tutukluların sevk ve tahliyeleri gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikayetleri incelemek ve karara bağlamak. 3.Hükümlü ve tutuklular hakkında alınan disiplin tedbirleri ve verilen disiplin cezalarının kanun, tüzük veya yönetmelik hükümleri ile genelgelere aykırı olduğu iddiasıyla yapılan şikayetleri incelemek ve karara bağlamak. 4.Ceza infaz kurumlan ve tutukevleri izleme kurullarının kendi yetki alanlarına giren ceza infaz kurumları ve tutukevlerindeki tespitleri ile ilgili olarak düzenleyip intikal ettirdikleri raporları inceleyerek, varsa şikayet niteliğindeki konular hakkında karar vermek. 5.Kanunlarla verilen diğer görevleri yapmak. Kanunlarda başka bir yargı merciine bırakılan konulara ilişkin hükümler saklıdır.” şeklindeki düzenleme nazara alındığına,

hükümlünün infaz hakimliğine şikayette bulunabilmesi için öncelikle bulunduğu ceza infaz kurumu idaresi tarafından gerçekleştirilmiş bir işlem veya faaliyetin yapılmış olması gerektiği,

ceza infaz kurumu idaresi tarafından herhangi bir işlem veya faaliyet yapılmadan hükümlü tarafından doğrudan infaz hakimliğinden işlem veya faaliyet yapmasının talep edilemeyeceği, aksi bir durumun yukarıda bahsi geçen kanun maddesine aykırı olacağı,

somut olayımızda hükümlü tarafından bulunduğu cezaevi idaresinden ziyaretçi listesinin değiştirilmesine yönelik herhangi bir talep olmaksızın doğrudan infaz hakimliğinden bu yönde bir talepte bulunulduğu,

gerek 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun`un 83. maddesinde, gerek ise de Hükümlü Ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelikte, cezaevine girişte ziyaretçi listesine ilişkin doldurulan formların daha sonra değiştirilmesi işleminin de cezaevi idaresi tarafından yapılması gerektiği, hükümlünün başvurusu üzerine cezaevi idaresince ziyaretçi listesinin değiştirilmesinin mümkün olduğu, ancak cezaevi idaresi tarafından isim listesinin değiştirilmesi talebinin kabul edilmediği zaman söz konusu işlemin infaz hakimliği tarafından şikayet konusu olarak denetlenip değerlendirilebileceği,

hükümlü tarafından ziyaretçi listesinin değiştirilmesi talebinin, kendisine yapılan infaz hakimliği tarafından bu konuda bir karar vermeksizin ilgili cezaevi idaresine göndermesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;

Kanun yararına bozulması talep edilen Ağır Ceza Mahkemesinin 03/12/2014 tarihli ve … değişik iş sayılı kararı ekinde incelemeye esas olabilecek bilgi ve belgeler (hükümlünün ziyaretçi listesi değiştirme talep dilekçesi, ceza infaz kurumunun üst yazı ve ekleri, yine hükümlünün İnfaz Hakimliğinin 21/11/2014 tarihli ve … esas, …sayılı kararına yönelik itiraz dilekçesi) bulunmadığının anlaşılması karşısında, anılan eksiklikler ikmal edildikten sonra iade edilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı`na TEVDİİNE, oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ Esas : 2015/3522 Karar : 2015/4480 Tarih : 14.09.2015

- İnfaz Kanunu 83. Madde

Silivri 7 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan T.. B..’ın, üç kişilik ziyaretçi hakkının tanınması hakkındaki talebinin yasal süre içerisinde herhangi üç kişilik ziyaret listesi vermediğinden bahisle dilekçede belirtmiş olduğu kişileri ziyaretçi formuna eklenmesi isteminin reddine dair, Silivri 7 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 18/06/2014 tarihli ve 2014/2410 sayılı kararına yönelik hükümlünün talebinin kabulü ile istediği üç kişinin ziyaretçi görüş listesine eklenmesine ilişkin Silivri 1. İnfaz Hakimliğinin 04/08/2014 tarihli ve 2014/4242 esas, 2014/4754 sayılı kararma yönelik itirazın reddine dair Silivri Ağır Ceza Mahkemesinin 24/09/2014 tarihli ve 2014/1261 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Dosya kapsamına göre, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu’nun 83/1 maddesindeki “hükümlü, belgelendirilmesi koşuluyla eşi ve üçüncü dereceye kadar kan ve kayım hısımlarıyla vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez ve ayrıca kuruma kabullerinde zorunlu haller dışında bir daha değiştirilmemek üzere ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir.” hükmü ile hükümlü ve tutukların ziyaret edilmeleri hakkında Yönetmeliğin 9/2 maddesindeki hükümlü ve tutuklular birinci fıkrada sayılanlar dışında kalan üç ziyaretçisinin ad ve soyadı ile bilmesi halinde adresini ceza infaz kurumuna kabulünden ve kendisine bu hususun tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içinde bildirilir. Bu ziyaretçiler ölüm, ağır hastalık, doğal afet, hükümlü ve tutuklunun nakli ya da ziyaret olanağını ortadan kaldıracak yerleşim değişikliği gibi zorunlu haller dışında değiştirilemez.” hükmü birlikte değerlendirildiğinden 60 günlük süre içinde üç kişilik ziyaretçi ismi bildirmeyen hükümlünün bir yıl gibi uzunca bir zaman ziyaretine gelinmemesinin zorunlu hal olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeden verilen karara yönelik itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü`nün 11.05.2015 gün ve 94660652-105-34-12003-2014-9600/30392 sayılı yazılı istemlerine müsteniden Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;

TÜRK MİLLETİ ADINA

Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 19.01.2015 gün, 2015/8; Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu’nun 05.02.2015 tarih, 2015/Bşk-485 esas ve 2015/105; 05.02.2015 tarih, 2014/Bşk-486 esas, 2015/106 karar sayılı kararları ile Yargıtay Kanunu`nun 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesine dayanılarak Yargıtay Büyük Genel Kurulunca hazırlanan işbölümüne göre, özel ceza kanunlarından doğan ve başka bir dairenin görev alanına girmeyen suçlar ile kararlara ilişkin temyiz incelemesi görevi Yargıtay 19. Ceza Dairesine ait olduğundan, Dairemizin görev alanındaki suçlarla doğrudan ilişkili olmayan ve özel ceza kanunu niteliğindeki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanundan kaynaklanan dava ve işlere yönelik kanun yararına bozma isteminin de Yargıtay 19.Ceza Dairesince incelenmesi gerektiği anlaşılmakla; Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli Yargıtay 19.Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 14/09/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.


YARGITAY 8. CEZA DAİRESİ Esas : 2009/7970 Karar : 2009/11068 Tarih : 15.07.2009

- İnfaz Kanunu 83. Madde

İzmir 1. İnfaz Hakimliğince, adı geçen tutuklunun ziyaretçisinin gelemeyeceğini belgelendirmediği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş ise de, İzmir İnfaz Hakimliğinin yazı ile sorması üzerine, Muğla E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 30.10.2008 tarihli ve 2008/11172 (691) sayılı cevabı yazısında, Hatice Kerimoğlu`nun 1.9.2008 tarihinden itibaren ceza infaz kurumunda bulunduğunun ve şartla tahliye tarihinin 28.7.2009 olduğunun bildirilmiş olması karşısında tutukludan bu hususu kendisinin belgelendirmesini istemenin gereksiz bir işlem olduğu, ziyaretçinin gelemeyeceğinin cevabi yazı üzerine açıkça anlaşıldığı,

kaldı ki, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun`un 83/1. maddesinde ver alan “ Hükümlü, belgelendirilmesi koşuluyla eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez, zorunlu haller dışında bir daha değiştirilmemek üzere, ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir. ” şeklindeki düzenleme ile

Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesi (g) bendinde yer alan “ Hükümlü ve tutuklular, bu Yönetmeliğin 9 uncu maddesinde sayılan ve eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları vasisi ile kayyımı dışında kalan üç ziyaretçisinin açık kimlik ve adreslerini kurum bildirir. Bu ziyaretçiler, ölüm, ağır hastalık, doğal afet, hükümlü ve tutukluların nakli ya da ziyaretçinin ziyaret olanağını ortadan kaldıracak yerleşim yeri değişikliği gibi zorunlu haller dışında değiştirilemez. ” biçimindeki düzenlemeye göre,

ziyaretçinin ziyaretine engel teşkil edecek zorunlu halin gerçekleşmiş bulunduğu cihetle, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle; 5271 sayılı CMK. nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu

Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 17.2.2009 gün ve 8298 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C. Başsavcılığından 12.3.2009 gün ve KYB-2009/045065 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi:

Gereği görüşülüp düşünüldü:

İzmir 1. İnfaz Hakimliğince, Misbah A. isimli tutuklunun ziyaretçisinin gelemeyeceğini belgelendirmediği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş ise de, İzmir 1. İnfaz Hakimliğinin yazı ile sorması üzerine, Muğla E Tipi Kapalı Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 30.10.2008 tarihli ve 2008/11172 (691) sayılı cevabı yazısında, Hatice Kerimoğlu`nun 1.9.2008 tarihinde itibaren ceza infaz kurumunda bulunduğunun ve şartla tahliye tarihinin 28.7.2009 olduğunun bildirilmiş olması karşısında; tutukludan bu hususu kendisinin belgelendirmesini istemenin gereksiz bir işlem olduğu, ziyaretçinin gelemeyeceğinin cevabı yazı üzerine anlaşıldığı

kaldı ki 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında 83/1. madde ve fıkrasında yer alan, hükümlü, belgelendirmesi koşuluyla eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez, zorunlu haller dışında bir daha değiştirilmemek üzere, ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından, yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir şeklindeki düzenleme ile;

Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret edilmeleri hakkındaki Yönetmeliğin 5. maddesi (g) bendinde yer alan; Hükümlü ve tutuklular, bu yönetmeliğin 9. maddesinde sayılan eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ve vasisi ile kayyımı dışında kalan üç ziyaretçisinin açık kimlik ve adreslerini kuruma bildirir. Bu ziyaretçilerin ölüm, ağır hastalık, doğal afet, hükümlü ve tutukluların nakli ya da ziyaretçinin ziyaret olanağını ortadan kaldıracak yerleşim yeri değişikliği zorunlu haller dışında değiştirilemez; biçimindeki düzenlemeye göre,

ziyaretçinin ziyaretine engel teşkil edecek zorunlu halin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması karşısında, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi,

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yasa yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yapılan açıklamalar ışığında yerinde görüldüğünden, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilip kesinleşen 17.11.2008 tarih ve 2008/1030 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı C.Y.Y.`nın 309. maddesi uyarınca ( BOZULMASINA ), aynı yasa maddesinin 4-a fıkrası gereğince sonraki işlemlerin yerinde tamamlanmasına, oybirliği ile karar verildi.


YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ Esas: 2016/6202 Karar: 2016/1468 Tarih: 24.03.2016

-İnfaz Kanunu 81. Madde

Tasarlayarak kasten öldürme suçundan Ceyhan M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hükümlüsü M. K.’nın ziyaretine gelebilecek üç kişilik isim listesinde adı bulunan kişilerin yaklaşık 2-3 yıldır ziyaretine gelmediklerini belirterek, yerlerine yeni bildirmiş olduğu isimlerin eklenmesi talebini doğrudan İnfaz Hakimliğine yaptığı, Ceyhan İnfaz Hakimliğinin 28.04.2015 gün ve 2015/423 esas, 2015/463 sayılı talebin kabulüne ilişkin kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Ceyhan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.05.2015 gün ve 2015/219 değişik iş sayılı kararında isabet görülmediğinden bahisle;

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 19.01.2015 gün ve 94660652 -105-01-7903-2015-21085/67388 sayılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/352411 sayılı 04.11.2015 tarihli tebliğnamesi gelmekle dosya ele alındı, incelendi:

KARAR : a-) Hükümlünün ziyaretçi listesinde değişiklik talebinin öncelikle Ceyhan M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünce değerlendirilmesi, talebinin reddedilmesi halinde şikayet yoluna başvurulmak suretiyle infaz hakimliği tarafından karara bağlanabileceği gözetilmeden, doğrudan infaz hakimliğine yaptığı başvurunun usulden reddi yerine esası hakkında karar verilmesi,

b-) 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 83 /1. madde ve fıkrasında yer alan” hükümlü, belgelendirmesi koşuluyla eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez, zorunlu haller dışında bir daha değiştirilmemek üzere, ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından, yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir” şeklindeki düzenleme ile Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri hakkındaki Yönetmeliğin 5. maddesi (g) bendinde yer alan” Hükümlü ve tutuklular, bu yönetmeliğin 9. maddesinde sayılan eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ve vasisi ile kayyımı dışında kalan üç ziyaretçisinin açık kimlik ve adreslerini kuruma bildirir. Bu ziyaretçilerin ölüm, ağır hastalık, doğal afet, hükümlü ve tutukluların nakli yada ziyaretçinin ziyaret olanağını ortadan kaldıracak yerleşim yeri değişikliği gibi zorunlu haller dışında değiştirilemez” biçimindeki düzenlemeye göre, ziyaretçilerin ziyaretine engel teşkil edecek zorunlu hallerin gerçekleşmediği anlaşılmasına rağmen itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup,

SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yasa yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki açıklamalar ışığında yerinde görüldüğünden, Ceyhan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.05.2015 tarih ve 2015/219 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi gereğince (KANUN YARARINA BOZULMASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na (TEVDİİNE), 24.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.


YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ Esas: 2013/2985 Karar: 2013/4744 Tarih: 03.07.2013

- İnfaz Kanunu 83. Madde

Balıkesir L Tipi Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan S. B.’ın süresi geçtikten sonra üç kişilik ziyaretçi listesi bildirme talebinin reddine dair Kurum İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nın 20/03/2013 tarihli ve 2013/1151 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile hükümlünün belirttiği üç kişilik isim listesinin ziyaretçi formuna yazılmasına ilişkin Balıkesir İnfaz Hakimliği’nin 08/04/2013 tarihli ve 2013/757-764 sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/04/2013 tarihli ve 2013/296 değişik iş sayılı kararında isabet görülmediğinden bahisle;

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 27/05/2013 gün ve 94660652-105-10-4277-2013/8447/33984 sayılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/199302 sayılı 11/06/2013 tarihli tebliğnamesi gelmekle dosya ele alındı, incelendi.

Gereği görüşüldü:

KARAR : Dosya kapsamına göre, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu’nun 83/1 maddesindeki “hükümlü, belgelendirilmesi koşuluyla eşi ve üçüncü dereceye kadar kan ve kayım hısımlarıyla vasisi veya kayyımı tarafından haftada bir kez ve ayrıca kuruma kabullerinde zorunlu haller dışında bir daha değiştirilmemek üzere ad ve adreslerini bildirdiği en fazla üç kişi tarafından yarım saatten az ve bir saatten fazla olmamak üzere çalışma saatleri içinde ziyaret edilebilir.” hükmü ile hükümlü ve tutukların ziyaret edilmeleri hakkında yönetmeliğin 9/2 maddesindeki hükümlü ve tutuklular birinci fıkrada sayılanlar dışında kalan üç ziyaretçisinin ad ve soyadı ile bilmesi halinde adresini ceza infaz kurumuna kabulünden ve kendisine bu hususun tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içinde bildirilir. Bu ziyaretçiler ölüm, ağır hastalık, doğal afet, hükümlü ve tutuklunun nakli ya da ziyaret olanağını ortadan kaldıracak yerleşim değişikliği gibi zorunlu haller dışında değiştirilemez.” hükmü birlikte değerlendirildiğinden;

60 günlük süre içinde üç kişilik ziyaretçi ismi bildirilmeyen hükümlünün ceza süresinin uzun olmasının zorunlu hal olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeden verilen karara yönelik yazılı şekilde itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebinin kabulüyle Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/04/2013 tarihli ve 2013/296 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi gereğince kanun yararına ( BOZULMASINA ), Gereğinin yerine getirilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na ( TEVDİİNE ), 03.07.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS