0 212 652 15 44
Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Ret Talebini İncelemeye Yetkili Merci

HMK Madde 40

(1) Hâkimin reddi talebi, reddi istenen hâkim katılmaksızın mensup olduğu mahkemece incelenir.

(2) Reddedilen hâkimin katılmamasından dolayı mahkeme toplanamıyor ya da mahkeme tek hâkimden oluşuyor ise ret talebi, o yerde asliye hukuk hâkimliği görevini yapan diğer mahkeme veya hâkim tarafından incelenir. O yerde, asliye hukuk hâkimliği görevi tek hâkim tarafından yerine getiriliyorsa, o hâkim hakkındaki ret talebi, asliye ceza hâkimi varsa onun tarafından, yoksa en yakın asliye hukuk mahkemesince incelenir.

(3) Sulh hukuk hâkimi reddedildiği takdirde, ret talebi, o yerdeki diğer sulh hukuk hâkimi tarafından incelenir. O yerde, sulh hukuk hâkimliği görevi tek hâkim tarafından yerine getiriliyorsa, o hâkim hakkındaki ret talebi, bulunma sıralarına göre; o yerdeki sulh ceza hâkimi, asliye hukuk hâkimi, asliye ceza hâkimi, bunların da bulunmaması hâlinde, en yakın yerdeki sulh hukuk hâkimi tarafından incelenir.

(4) Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin başkan ve üyelerinin reddi talebi, reddedilen başkan ve üye katılmaksızın görevli olduğu dairece karara bağlanır. Hukuk dairelerinin toplanmasını engelleyecek şekildeki toplu ret talepleri dinlenmez.



HMK Madde 40 Gerekçesi

Madde, 1086 sayılı Kanunun 33 üncü maddesinin kısmen karşılığıdır.

Söz konusu maddede “Vekilin, hâkimin reddi isteminde bulunabilmesi bu konudaki yetkisinin vekâletnamede belirtilmiş olması” koşuluna bağlayan hüküm, bu Tasarıya alınmamıştır. Çünkü “Davaya vekâlette özel yetki verilmesini gerektiren hâller” kenar başlıklı 79 uncu maddede, hâkimin reddi için vekilin özel yetkisi olması gerektiği gösterilmiş olduğundan, böylece tekrardan kaçınılmıştır.

Dördüncü fıkrada bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi başkan ve üyelerinin reddi taleplerini incelemeye yetkili merci konusunda hüküm getirilmiştir.


HMK 40 (Ret Talebini İncelemeye Yetkili Merci) Emsal Yargıtay Kararları


YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/4397 Karar : 2017/8060 Tarih : 4.07.2017

  • HMK 40. Madde

  • Ret Talebini İncelemeye Yetkili Merci

Temyiz eden davacının, dosyanın başka hukuk dairesinde incelenmesini isteyen beyanı heyetin tümden reddi anlamındadır. HMK 40. maddesinde hakimin reddi halleri sınırlı olarak sayılmış olup Hukuk Dairelerinin toplanmasını engelleyecek şekildeki toplu ret taleplerinin dinlenemeyeceği belirtilmiştir. Davacının bu talebinin reddiyle işin esasının incelenmesi neticesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve temyiz edenin, dosyanın başka bir dairede incelenmesi yönündeki talebinin yasal olarak mümkün olmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda dökümü yazılı 2,20 TL kalan harcın temyiz eden davacı-…‘dan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/1320 Karar : 2017/2159 Tarih : 17.04.2017

  • HMK 40. Madde

  • Ret Talebini İncelemeye Yetkili Merci

Davacı vekili; müvekkilli ile davalı arasında 03/09/2012 tarihinde “ilköğretim öğrencileri taşıma hizmeti alım işine ait sözleşme” imzalandığını, müvekkilinin 08/07/2013 tarihli iş bitirme belgesi ile işini tam ve kusursuz olarak teslim ettiğini, sözleşmenin 344.000,00 TL götürü bedel üzerinden yapıldığını ve bu bedele KDV’nin dahil olmadığının belirtildiğini, davalı idare tarafından KDV hariç olmak üzere toplam 298.814,58 TL ödeme yapıldığını ve sözleşme tutarından ihtarnameye rağmen ödenmeyen bedelin 45.185,42 TL olduğunu ileri sürerek 45.185,42 TL’nin kesin kabul tarihi olan 08/07/013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili; davacıya taşıma işinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 19. maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edildiğini, Milli Eğitim Bakanlığı Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği gereğince de yapılan şartname ve sözleşmede belirtildiği gibi taşınan öğrencilerin e-okul sisteminde taşıma bilgilerinin girilerek her ay sonunda ilgili taşıma merkezi müdürleri tarafından İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gönderilen aylık takip puantaj çizelgelerine göre ödeme yapıldığını, taşınmayan öğrencilerin bedellerinin ödenemeyeceğini, savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan sözleşmede sözleşme bedelinin götürü bedel üzerinden KDV hariç 344.000,00 TL olarak belirlendiği, taşınan öğrenci sayısı kadar ödeme yapılacağının herhangi bir şekilde sözleşme ve eklerinde belirtilmediği, bu nedenle davacıya KDV alacağı dahil toplam 45.184,86 TL eksik ödeme yapıldığının tespit edildiği gerekçesiyle 45.184,86 TL’nin 08/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

1- Dava, ilköğretim öğrencileri taşıma hizmeti alım sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Milli Eğitim Bakanlığı Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği hükümlerine göre yapılan dava konusu taşımaya ilişkin ihale ilanı … İlçe Özel İdare Müdürlüğü tarafından verilmiş, taşıma sözleşmesi de … İlçe Özel İdare Müdürlüğü ile davacı arasında imzalanmıştır. Ayrıca, davacı tarafından dava konusu taşımaya ilişkin faturalar İlçe

Milli Eğitim Müdürlüğü adına düzenlenmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği gereğince, yönetmelik hükümleri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülecektir. Anılan yönetmelik hükümlerine göre açılan ihale sonrası imzalanan sözleşmeden kaynaklanan işbu davada husumetin Milli Eğitim Bakanlığı’na karşı yöneltilmesi gerekmektedir. Bu durumda, davacının temsilcide hataya düştüğünün kabulü ile HMK’nın 39. ve 40. maddeleri gereğince dava dilekçesinin Milli Eğitim Bakanlığı’na tebliği için davacı tarafa süre verilerek, usulünce taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 17.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/4334 Karar : 2016/6556 Tarih : 9.06.2016

  • HMK 40. Madde

  • Ret Talebini İncelemeye Yetkili Merci

Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

HMK’nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda, hakim tarafından HMK’nın 38/8 md. uyarınca davadan çekilme kararı verildiği, ancak çekilme kararını veren hakim dışında Maden Adliyesinde işbu davaya bakacak başkaca bir Asliye Hukuk Mahkemesi hakiminin bulunmadığı, HMK’nın 21/1-a maddesine göre davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin davaya bakmasına engel çıktığı gerekçeleriyle, yetkili mahkemenin tayini için dosya dairemize gönderilmiştir. Buna göre, HMK’nın 40. maddesinde ret talebini incelemeye yetkili mercilerin belirtilmiş olup, yukarıda belirtilen Kanun maddeleri uyarınca da dosyanın merci tayini için dairemize gönderilmesi yerinde olmayıp, bu aşamada yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın mahalline İADESİNE 09.06.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.


YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/3952 Karar : 2016/5350 Tarih : 10.05.2016

  • HMK 40. Madde

  • Ret Talebini İncelemeye Yetkili Merci

Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı tarafından sunulan 25.01.2016 tarihli dilekçede özetle; “…hakimin davada taraf tuttuğu, verilen gün ve saatte ara vererek tamamen başka şekilde davrandığı, karşı tarafın avukatı hakim ve katip içerde iken duruşma salonuna girip 20-30 dakika kadar mahkeme heyetinin yanında bulunduğu, kendisinin daha sonra duruşma salonuna davet edilmesi nedeniyle içerde olup bitenlerden haberinin olmadığı, hakimce keşifte tutulan raporun kendisine verildiği ve bir diyeceğinin olup olmadığının sorulduğu, kendisinin de; söyleyeceklerinin çok olduğu ama rapor içeriğini bilmediği için söyleyemediğini ifade ettiği, hakimin kendisinin sorduğu sorulara cevap vermediği, hakimin bu tavrından dolayı taraf tuttuğunu düşündüğü…” gerekçesiyle reddi hakim yoluna başvurmuştur.

Reddedilen hakim tarafından, istemin reddi gerektiği yönünde görüş bildirilmesi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hakim talebinin reddine, davacının 500,00.-TL idarî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

HMK’nın 41. maddesi gereğince ret talebi süresinde yapılmamışsa, inandırıcı delil veya emare gösterilmemişse ve davayı uzatmak amacıyla yapıldığı açıkça anlaşılıyor ise, toplu mahkemelerde ret edilen hakimin müzakereye katılmasıyla; tek hakimli mahkemelerde ise reddedilen hakimin kendisi tarafından geri çevrilir.

HMK’nın 38/5. maddesi uyarınca; hakimi reddeden taraf, dilekçesini karşı tarafa tebliğ ettirir. Karşı taraf bir hafta içinde cevap verebilir. Bu süre geçtikten sonra yazı işleri müdürü tarafından ret dilekçesi, varsa karşı tarafın cevabı ve ekleri, dosya ile birlikte reddi istenen hakime verilir. Hakim bir hafta içinde dosyayı inceler ve ret sebeplerinin kanuna uygun olup olmadığı hakkındaki düşüncesini yazı ile bildirerek, dosyayı hemen merciine gönderilmek üzere yazı işleri müdürüne verir.

HMK’nın 40. maddesi ise; ret talebini incelemeye yetkili merciyi göstermiştir.

Somut olayda; ret talebi HMK’nın 42. maddesi gereğince merci tarafından incelenmesi gerekirken, ret talep edilen dava dosyasının esası üzerinden kurulan ara kararla reddi istenen hakimden farklı bir hakimce değerlendirilmiştir. Reddi istenen hakimce yazılan mütalaa ile birlikte dosya merciye gönderilmek üzere yazı işleri müdürlüğüne verilmeli ve merci tarafından reddi hakim talebi değişik iş esasına kaydedilip, ret talebi hakkında inceleme yaparak talebin değerlendirilmesi gerekirken, reddi hakim talep edilen … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/1001 Esas sayılı dosyası üzerinden ara kararla ret kararı vermesi usûl ve kanuna uygun olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

Kabule göre de; ret talep eden hakkında verilen para cezasının disiplin para cezası olduğu kanunda düzenlenmiş olmasına rağmen idarî para cezasına hükmedilmiş olması da doğru değildir

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 10.05.2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS