0 212 652 15 44
Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Harç ve Giderlerin Yatırılması

HMK Madde 344

(1) İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması hâlinde, 346 ncı maddenin ikinci fıkrası hükmü kıyas yoluyla uygulanır.



HMK Madde 344 Gerekçesi

İstinaf yoluna başvuruda harç ve giderlerin yatırılmasına ilişkin esaslar bu maddede düzenlenmektedir.

Buna göre, istinaf yoluna başvuruda bulunan, dilekçeyi verirken, tebliğ giderleri de dahil olmak üzere gerekli harç ve giderleri ödemek zorundadır. Bunların hiç ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde kararı veren mahkemece yedi günlük kesin süre verilmesi, ödemenin bu süre içinde tamamlanmaması halinde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususunun başvurana yazılı olarak bildirilmesi esası benimsenmiştir. Bu bildirime rağmen yedi günlük kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde istinaf yoluna başvurulmamış sayılır. Bu yükümlülüğe uymamanın sonucunu belirlemek başvuruya konu teşkil eden kararı vermiş olan ilk derece mahkemesine aittir.

Başvurunun yapılmamış sayılmasına ilişkin karara karşı istinaf yoluna başvurulursa, 350 nci maddenin ikinci fıkrası kıyas yoluyla uygulanacaktır.


HMK 344 (Harç ve Giderlerin Yatırılması) Emsal Yargıtay Kararları


YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ Esas : 2018/1853 Karar : 2018/10830 Tarih : 31.05.2018

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, mirasbırakanı babası … kız çocuklarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak 2066 parsel sayılı taşınmazdaki payını satış göstermek suretiyle davalı oğluna temlik ettiğini, davalının edindiği payın bir bölümünü elden çıkarmasına rağmen halen taşınmazda 17 adet bağımsız bölümü daha bulunduğunu ileri sürüp satış işleminin iptali ile mirasçılar adına miras payları oranında tescilini istemiştir.

Davalı, mirasbırakanın mal kaçırma kastıyla hareket etmediğini, sağlığında malvarlığını çocukları arasında makul ölçüde paylaştırdığını, taşınmaz üzerindeki yapı ve muhtesatların tarafından yaptırıldığını, mirasbırakana ölene kadar baktığını bildirip davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairece ‘… Temliki işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek ve bu olgu benimsenmek suretiyle davacının mirasçılık belgesindeki payı oranında davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur… Hâl böyle olunca; kat irtifakı tesisi yoluyla oluşan bağımsız bölümler üzerinden hüküm kurulması gerekirken, infazı mümkün olmayacak şekilde hukuki varlığı kalmayan ve kaydı kapatılan 2066 sayılı parsel üzerinden iptal-tescile karar verilmesi isabetsizdir.’ gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, ek karar ile davalı tarafından eksik temyiz harcı ikmal edilmediğinden kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir.

Karar ve ek karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi … ‘un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine daylı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece, mirasbırakan tarafından yapılan temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalının nisbi temyiz harcını eksik yatırmak suretiyle kararı temyizi üzerine, eksik harcı ikmal etmek için davalı tarafa muhtıra gönderilmiş, davalı 15/02/2018 tarihli muhtıraya karşı beyan dilekçesinde; kararın öncesinde de tarafınca temyiz edildiğini bozma üzerine iadesine karar verilen temyiz harcını çekmediklerini, bu nedenle hesaplanan temyiz harcından bu harcın mahsubu sonucu eksik kalan harcı ikmal ettiğini belirttiği, mahkemece davalının eksik nisbi harcı ikmal etmediği gerekçesiyle davalının kararı temyiz etmemiş sayılmasına karar verildiği, davalı tarafından asıl karar ve ek kararın temyiz edildiği görülmektedir.

Eldeki uyuşmazlık, dosyada ilk temyiz sırasında yatırılıp da iadesine karar verilen miktar varsa ve bu miktar ilgilisince dosyadan geri alınmamışsa yapılacak işlemin ne olacağına ilişkindir.

./..

Hukuk Genel Kurulu’nun 30/11/2011 tarih 2011/5-619 Esas 2011/716 sayılı kararında da yer verildiği üzere: ‘Kural olarak, dosyada ilk temyiz sırasında yatırılıp da, bozma ilamında iadesine karar verilen miktar varsa ve bu miktar ilgilisince dosyadan geri alınmamışsa, bu miktarın kendiliğinden yatırılması gereken harçtan mahsup edilemeyeceği ve mahkemece hesaplanan harç ve giderlerin, gerekli harç ve giderleri yatırmakla mükellef olan, temyiz edenden isteneceği; şayet temyiz edene iadesine karar verildiği halde almadığı harcın hesaplanan harca mahsubunu talep etmiş ve bu durum belgelendirilmişse, bu mahsubun belgeye bağlanarak yapılacağı, mahsup sonrası ikmali gereken harç miktarı varsa bu miktarın da temyiz edenden tahsil olunacağı; bu işlem yapılmadan dilekçenin kaydedilmesi halinde ise yukarıda da açıklandığı üzere mahkemece 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK) ’nun 434/3- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 344- maddesi gereğince işlem yapılacağı, oyçokluğu ile kabul edilmiştir.

Somut olaya gelince, dava dosyasının kapsamında, Daire bozma ilamında davalıya iadesine karar verilen harcın iade edildiğine dair herhangi bir kayıt ya da belgeye rastlanmamıştır.

O halde, mahkemece yukarıda ifade edildiği üzere mahsup istemi yönünden bir araştırma yapılmadan, davalı tarafından nisbi harcın ikmal edilmediği gerekçesiyle davalının kararı temyiz etmemiş sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu nedenle 16/02/2018 tarihli ek kararın kaldırılmasına karar verilip işin esasının incelenmesine geçildi.

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 31.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ Esas : 2017/1863 Karar : 2017/5772 Tarih : 21.06.2017

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Temyiz incelemesi yapılabilmesi için;

Davacı vekili mahkeme kararını katılma yolu ile (temyize cevapla) temyiz etmiş ise de dilekçenin süresinde temyiz defterine kaydının yapıldığına ve ayrıca ödenmesi gereken harcın alındığına ilişkin belge ya da bilgi dosyada bulunmamaktadır.

Sözkonusu dilekçenin süresinde temyiz defterine kaydedilmediğinin ve harcının yatırılmadığının inceleme sonucu anlaşılması halinde keyfiyetin tutanakla tespit edilip başkaca işlem yapılmadan; süresinde kayıt yapılmış ve harcı da alınmışsa kayıt tarihi bildirilmekle birlikte harcın alındığına dair belgenin dosyasına konulması ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi, deftere kaydı yapılmış ve ancak temyiz harcı alınmamışsa 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 344 ve 366. maddeleri (2494 sayılı Kanunla değiştirilen HUMK`nun 434. maddesinin 3. fıkrası) uyarınca gerekli tebligat yapılıp harcın süresinde tamamlanmasından,

Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun 302/4. maddesi ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip, dizi listesine bağlandıktan sonra gönderilmesi gerekmektedir.

SONUÇ: Yukarıda değinilen eksikliklerin giderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine 21/06/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.


YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/10944 Karar : 2017/3745 Tarih : 9.05.2017

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

1-Dosya kapsamında davalı … Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş’ne ait vekaletnamenin bulunmadığı anlaşılmakla, Davalı şirket tarafından vekili Av … adına düzenlenmiş vekaletnamenin dosyaya eklenmesi, vekaletnamenin dosyaya ibraz edilememesi halinde ise kararın iş davalı şirkete tebliği ile tebligat parçasının dosyaya eklenmesi,

2- Nisbi harca tabi davalarda, 10.5.1965 gün ve 1/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince hükmü temyiz eden davalının temyiz başvuru harcı ve ilam harcının 1/4`nü ( nispi temyiz karar harcı) peşin olarak yatırması gerekir

Mahkeme kararının Davalı … Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi nedeniyle tahsil edilen nispi temyiz harcında 21.198,85 TL nispi temyiz karar harcı ile temyiz yoluna başvurma harcı noksanı bulunduğu anlaşılmıştır.

Mahkemece temyiz harcı eksik yatırılan iş bu davalı yönünden noksan nispi temyiz karar harcı ile temyiz yoluna başvurma harcına ilişkin varsa yatırılmış olduğuna dair makbuzun dosyaya eklenmek suretiyle, harcın yatırılmamış olması durumunda ise, 6100 sayılı HMK`nın 366.maddesi delaletiyle aynı kanunun 344. maddesi uyarınca davalı vekiline bir haftalık kesin süre verilmesi, süresi içinde harç ikmal edildiği takdirde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere geri gönderilmesi, süresi içinde harç yatırılmadığı takdirde ise; kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verilerek, ek kararın ilgiliye tebliğ edilmek üzere;

Dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ Esas : 2015/12530 Karar : 2017/3636 Tarih : 2.05.2017

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.

3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2. maddesinde sözü edilen “harçtan muafiyet” kuralı, kayyım tayin edilen mal memurunun doğrudan Hazinenin hak ve menfaatini ilgilendiren işlemleri hakkındadır. Ortaklığın giderilmesi davalarında harcın yükümlüsü davada kayyımla temsil edilen paydaş olduğundan harçtan muafiyet söz konusu değildir. 1086 sayılı HUMK’nın 434. maddesinde (6100 sayılı HMK`nın 366. maddesi yollamasıyla 344. maddesi) temyiz dilekçesi verilirken gerekli harcın tamamının ödenmesi gerektiği vurgulanmış, harcın ödenmemesi halinde yapılacak işlemlerin usul ve esasları gösterilmiş bulunmaktadır.

Dava konusu 3228 ada 3 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından …`nün (… oğlu) 989/2400 hissesini temsilen … Defterdarı kayyım olarak atanmış olup bu sıfatla davalara katıldığından temyiz harcının da kayyım tarafından ödenmesi gerekir.

Açıklanan nedenlerle; temyiz harcının tamamlanması bakımından HUMK`nın 434/III. maddesi uyarınca gerekli işlemlerin tamamlanması için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 02.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ Esas : 2017/5195 Karar : 2017/11194 Tarih : 19.04.2017

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı idareler vekillerinin temyizi üzerine düzeltilerek onanmış, bu karara karşı davalı idareler vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Dava konusu taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atıldığından HMK’nun 366. maddesi yollaması ile 344. maddesi gereğince ¼ oranında nisbi temyiz karar harcı alınması gerektiği halde, davalı idareler vekillerince temyiz karar harcı maktu olarak yatırılmak suretiyle temyiz talebinde bulunulduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;

Davalı idareler vekillerinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 09.04.2015 gün ve 2014/15945E.-2015/5691K.sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;

Davalı idareler vekillerince temyiz karar harcı maktu olarak yatırılmak suretiyle temyiz talebinde bulunulduğundan;

HMK’nun 366. maddesi yollaması ile 344. maddesi gereğince ¼ oranında nisbi temyiz karar harcının yatırılması için davalı idareler vekillerine muhtıra tebliğ edilip harcın yatırılmaması durumunda 344. maddesi uyarınca işlem yapıldıktan sonra,

Birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ Esas : 2017/240 Karar : 2017/275 Tarih : 27.01.2017

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Dairemizin 14.12.2016 tarihli geri çevirme kararı ile davalı …, …, … ve … vekilinin 21.10.2014 tarihli dilekçesi ile kararı temyiz ettiği ancak temyiz harcını yatırdığına ilişkin makbuzun dosyada yer almadığı belirtilerek temyiz harcı yatırılmışsa makbuzunun dosyaya konulması veya belgelendirilmesi, yatırılmamışsa davalılar vekilinin temyiz talebi hakkında HMK’nın 344. maddesi uyarınca bir karar verilerek davalı vekiline tebliği ve temyiz süresinin beklenilmesi istenildiği halde; dosyayı temyiz eden davacı …‘ya ait harç tahsil makbuzunun çıktısı alınıp dosyaya takılarak dosyanın temyiz incelemesi için gönderildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle;

Temyiz harcını yatırmadığı anlaşılan davalılar vekilinin temyiz talebi hakkında, HMK’nın 344. maddesi uyarınca bir karar verilerek davalılar vekiline tebliği ve temyiz süresinin beklenilmesi, bundan sonra davalılar vekili temyiz talebi hakkında mahkemece verilen kararı temyiz etmese bile davacının temyiz isteği nedeniyle temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas : 2016/33308 Karar : 2016/18079 Tarih : 18.10.2016

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Dava dosyası dairemizin 03/02/2014 gün ve 2014/2945 Karar sayılı ilamıyla davalı vekilinin 29/03/2011 tarihinde maktu temyiz harcı ile temyiz yoluna başvurma harcı yatırdığı, mahkemece davalı vekiline noksan harçları tamamlaması için gönderilen muhtıra üzerine yatırılan harç bulunmadığı anlaşılmakla, özellikle nisbi temyiz harcı açısından davalıya gönderilen muhtıra akıbeti araştırılarak, nisbi temyiz harcı yatırılmışsa buna ilişkin makbuzun eklenmesi, yatırılmamış ise HUMK. 434. maddesinin işletilmesi için geri çevrilmiş olup,

Yerel mahkemece tebliğ mazbatasına şerh olarak verilen ihtaratlı muhtıra davalı vekiline tebliğ edilerek dosya tekrar dairemize gönderilmiştir.

Davalı vekiline mahkemece tebliğ mazbatasına şerh olarak verilen ihtaratın altında mahkeme hakiminin ismi, imzası bulunmadığı için usule uygun verilmiş bir muhtıradan söz edilemez.

Geri çevirme kararımızın gereği yerel mahkemesince yerine getirilmediğinden; temyiz incelemesinin geciktirilmesine daha fazla sebebiyet verilmeden, davalıya temyiz harçlarının tamamlattırılması için hakim imzalı muhtıra çıkarılması, davalı süresinde harçları yatırsa dosyanın temyiz incelemesi için geri gönderilmesi, süresinde masraf ve giderler yatırılmaz ise mahkemece temyiz isteğinin HMK .nun 344. maddesi gereğince reddine karar verilmesi için dosyanın 2. KERE mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ Esas : 2015/7687 Karar : 2016/332 Tarih : 25.01.2016

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Temyiz yoluna başvurulması halinde alınacak karar ve ilam harcının belirlenmesinde davaların maktu harca veya nispi harca bağlı olup olmaması önem taşır. Maktu karar ve ilam harcına bağlı davaların kabul ve reddine ilişkin kararların temyizi ile nispi karar ve ilam harcına bağlı davaların reddine ilişkin kararların temyizi hallerinde, temyiz harcının tümü temyiz tarihindeki tarifeye göre maktu ve peşin olarak alınır. Nispi harcı tabi davaların kabulüne ilişkin kararların temyizi halinde ise, mahkemece hükmedilen miktar üzerinden hesaplanan nispi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır. Temyize başvururken karar ve ilam harcının eksik ödendiği, temyiz dilekçesi mahkemece kayda alındıktan sonra anlaşılırsa; kararı vermiş olan mahkeme tarafından verilecek yedi günlük kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu temyiz edene bildirilir (1086 sayılı HUMK m.434/3, 6100 sayılı HMK m.344). Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, ihtarda yer aldığı üzere temyiz eden bu isteminden vazgeçmiş sayılarak, dilekçe reddedilir. Yargıtay temyiz incelemesine geçmeden evvel, harcın yatırılmadığını tespit ederse, yukarıda açıklanan hallere göre ya temyiz dilekçesinin reddi ile esas hakkında temyiz incelemesi yapılmamasına ya da harçların yatırılması için yine yukarıda izah olunan prosedür tamamlanmak üzere dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine karar verebilir.

Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiş ise de davalıdan 25.20 TL maktu temyiz karar harcı alınmıştır. Bu durumda hüküm altına alınan miktar dikkate alındığında davalının 477,11 TL eksik nispi temyiz karar harcı yatırdığı anlaşılmaktadır. O halde yukarıda belirtilen şekilde hareket edilerek, sonucu dairesinde temyiz incelemesine gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ Esas : 2014/5027 Karar : 2015/11775 Tarih : 9.11.2015

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Davalı A. Sigorta A.Ş’nin temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmiş ise de, dosya içinde nisbi temyiz karar harcının yatırıldığına ilişkin bir makbuza rastlanmamıştır. 21.05.1985 gün ve 1984/5 esas, 1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK`nun 434/3. (yeni 6100 sayılı HMK’nin 344. maddesi) maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır.

Bu itibarla, kayıtlar üzerinde inceleme yapılarak,davalı A.. A.. vekili tarafından nisbi temyiz karar harcı yatırılıp yatırılmadığının araştırılması, şayet yatırılmamış ise HUMK`nun 434/3. maddesi uyarınca davalı A.. A.. Vekiline muhtıra çıkarılıp nisbi temyiz karar harcı yatırıldıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere, dosyanın Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ Esas : 2013/20042 Karar : 2014/348 Tarih : 15.01.2014

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

HUMK’nun 434.( 6100 S.K. 368, 344. md.) maddesi hükmü gözetilmek suretiyle temyiz eden davalı B… A…‘dan temyiz harcının tamamının tahsil edilmesi,çekişmeli 166 ada 56 parsel sayılı taşınmazın 01.05.2006 tarih ve 215 yevmiye nolu satış aktinin ilgili Tapu Müdürlüğünden istenmesi,varsa davalı B… A…`ın kredi kullanımına ilişkin belgelerin davacı tarafın bildireceği ilgili Ziraat Bankası Şubesinden temin edilerek evraka eklenmesi için dosyanın 18.09.2013 tarihinde geri çevrilmesine karar verilmiştir.

Ne varki, mahkemece anılan hususların hiçbiri yerine getirilmeksizin dosyanın tekrar incelenmek üzere Daireye gönderildiği anlaşılmakla;bir önceki geri çevirme kararında değinilen ve istenilen kayıtların temini ile dosya arasına alınması,geri çevirmeyle istenilen hususların eksiksiz dosya arasına alınıp alınmadığı denetlendikten sonra gönderilmesi.

Aksi taktirde keyfiyetin Hakimler Savcılar Yüksek Kuruluna bildirileceği ihtaratı da dikkate alınmak suretiyle dosyanın yerel mahkemesine (GERİ ÇEVRİLMESİNE), oybirliğiyle karar verildi.


YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ Esas: 2014/9953 Karar: 2015/1310 Tarih: 09.02.2015

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Davacı tarafından, davalı aleyhine 21.03.2012 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkının tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.04.2013 günlü hükmün davalı R. F. vekilinin temyizi üzerine mahkemece davalı vekilinin HMK’nın 344/1. maddesi gereğince temyiz isteminin reddine dair verilen 19.12.2013 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı R. F. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Dava, geçit hakkı tesisi istemine ilişkindir.

Aleyhine geçit kurulması istenen 3160 parsel sayılı taşınmazın maliki davalı R. F. vekili, davacının hafif bir hafriyat işlemi ile kullanabileceği yolunun mevcut olduğunu, taşınmazından geçit kurulmasının uygun olmadığını, davanın reddini savunmuştur.

Diğer davalı Gülcan Yaman davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, davanın kabulüne, 3159 parsel sayılı taşınmaz lehine 19.09.2012 tarihli rapor ve ekli krokide 2. alternatif yol olarak kırmızı renkli güzergahtan 3160 parsel ve 3158 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden 2.50 metre genişliğinde geçit hakkı tesisine, depo edilen bedellerin davalılara ödenmesine, masrafların davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

Mahkemece ek karar ile davalı vekilinin HMK’nın 344/1. maddesi gereğince temyiz yoluna başvuru harçları ve temyiz masrafları yatırılmadığından temyiz isteminin reddine karar verildiği görülmüştür.

Ek kararı ve hükmü davalı R. F. vekili temyiz etmiştir.

1086 sayılı HUMK’nın 434. maddesinde1086 sayılı HUMK’nın 434. maddesinde (6100 sayılı HMK’nın 366. maddesi yollamasıyla 344. maddesi) temyiz dilekçesi verilirken gerekli harcın tamamının ödenmesi gerektiği; ayrıca, HUMK’nın 434/III. maddesinde (6100 sayılı HMK’nın 368., 344. maddeleri), gerekli harcın ödenmemesi halinde yapılacak işlemin usul ve esasları gösterilmiş bulunmaktadır.

Mahkemece davalı R. F. vekiline gerekçeli kararın 05.07.2013 tarihinde tebliğ edildiği, 16.08.2013 havale tarihli temyiz dilekçesi ile temyiz talebinde bulunduğu, HMK’nın 344. maddesi uyarınca temyiz harcının ve masraflarının ödenmesi için davalı R. F. vekiline ihtarat yapılmadığı, davalı tarafından kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldığından temyiz isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple mahkemece verilen temyiz isteminin reddine ilişkin 19.12.2013 tarihli ek karar kaldırılarak temyiz incelenmesine geçilmiştir.

Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.02.2015 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.


YARGITAY 23. HUKUK DAİRESİ Esas: 2014/2857 Karar: 2014/4463 Tarih: 10.06.2014

  • HMK 344. Madde

  • Harç ve Giderlerin Yatırılması

Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Mahkemece, 23.09.2013 tarihli ek kararla şikayet olunanın temyiz isteminin reddine karar verilmiş, ek karar süresi içinde şikayet olunan Credit Europe Bank N.V vekilince temyiz edilmiştir.

Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Karar: Şikayetçiler vekili, bedeli paylaşıma konu şikayet dışı borçluya ait gemide işçi olarak çalışmaları nedeniyle tahakkuk eden ancak ödenmeyen işçilik alacaklarının tahsili için, kanuni rehin hakkına dayanarak taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine giriştiklerini, geminin satış bedelinin paylaşımı için düzenlenen sıra cetvelinde müvekkillerinin alacaklarının öncelikli olduğu gözardı edilerek, tüm paranın ipotek alacaklısı olduğundan bahisle şikayet olunana ödenmesine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

Şikayet olunan Bridge Oil Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin gemiye yakıt temin etmekten kaynaklanan alacağının öncelikli olduğu halde sıra cetveline alınmadığını, aynı sıra cetveli aleyhine kendilerinin de dava açtıklarını savunarak, sıra cetvelinin iptalini istemiştir.

Şikayet olunanlar Jupiter Shipping ve Trading, Kamarin Kumanya ve Gemi Malzemeleri San.Tic. Ltd Şti ve Credit Europe N.V. Vekili Av Evren Çakır, şikayet olunan şirketlerin verdiği vekaletnamelerin sadece icra dosyalarını takip için geçerli olup, açılan bu davada vekil sıfatları olmadığını ileri sürerek asillere tebligat yapılmasını istemiş, dava esası hakkında beyanda bulunmamıştır.

Şikayet olunan Şimal Deniz Taşımacılığı ve Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin alacağının öncelikli olduğu halde sıra cetveline alınmadığını, aynı sıra cetveli aleyhine kendilerinin de dava açtıklarını savunarak, sıra cetvelinin iptalini istemiştir.

Şikayet olunan Destek Gıda San. Tic. Ltd. Şti. vekili ise, müvekkili yönünden pasif husumet yokluğundan şikayetin reddi gerektiğini ayrıca aynı sıra cetveli aleyhine kendilerinin de Denizcilik İhtisas Mahkemesinde dava açtıklarını savunarak, görevsizlik kararı verilmesini istemiştir.

Şikayet olunan TBS Denizcilik ve Petrol Ürünleri Dış Tic. A.Ş. vekili, müvekkilinin alacağının öncelikli olduğu halde sıra cetveline alınmadığını, aynı sıra cetveli aleyhine kendilerinin de dava açtıklarını, bu nedenle tüm davaların birleştirilmesi gerektiğini savunarak, sıra cetvelinin iptalini istemiştir.

Şikayet olunan Jotun Boya Sanayi San. ve Tic. A.Ş. vekili, müvekkilinin alacağının satılan gemiye boya tedarikinden kaynaklandığını ve öncelikli olduğu halde sıra cetveline alınmadığını, aynı sıra cetveli aleyhine kendilerinin de Denizcilik İhtisas Mahkemesinde dava açtıklarını savunarak, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir.

Diğer şikayet olunanlar, cevap vermemişlerdir.

Mahkemece, iddia, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, sıra cetveli kapsamında kendisine ödeme yapılan şikayet olunan Jupiter Shipping ve Trading, Kamarin Kumanya ve Gemi Malzemeleri San. Tic. Ltd Şti ve Credit Europe N.V. vekiline şikayet dilekçesinin tebliğe gönderildiği, ancak anılan şikayet olunanlar vekilinin bu dosyaya ilişkin görevlendirme yapılmadığından evrakı iade edip şikayet olunan asıllara tebligat yapılmasını talep ettiği, uyuşmazlığın takip hukukuna dayalı olduğu, şikayet niteliği taşıdığı, dolayısıyla şikayet olunan asılların takip dosyasında tüm iş ve işlemlerini yürütmekle görevli bulunan vekile gerekli tebligatın yapılması ile taraf teşkiline ilişkin işlemlerin tamamlandığı, bu nedenle ayrıca şikayet olunan asillere tebligat gönderilmesi hususundaki istemin reddi yoluna gidildiği, sıra cetvelinde gemide çalışan işçilerinin ücret alacaklarının rehin veya ipotekle temin edilmiş olsun veya olmasın diğer bütün alacaklılara karşı sahip bulunduğu önceliğinin gözetilmediği gerekçesiyle, sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.

Kararı, şikayet olunanlardan Credit Europe N.V vekili temyiz etmiş, Dairemizin 18.12.2012 tarihli geri çevirme kararıyla üç adet takip dosyasının aslı ya da onaylı örneğinin dosyaya eklenmesi istenilmiştir.

Mahkemece, icra takip dosyalarının fotokopilerinin temini ve dosyanın Yargıtay’a gönderilmesi için gerekli posta giderinin 7 gün içerisinde ikmali şerhini içerir davetiyenin 10.06.2013 tarihinde tebliğ edildiği halde gerekli fotokopilerin temin edilmediği ve posta masraflarının ikmal edilmediği gerekçesiyle, 23.09.2013 tarihli ek karar ile şikayet olunan Credit Europe N.V’nin temyiz isteminin HMK’nın 344. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.

Ek kararı, şikayet olunan Credit Europe N.V . vekili temyiz etmiştir.

1)Şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekilinin 14.06.2013 tarihli ek karara yönelik temyiz itirazları yönünden;

6217 sayılı Kanunun 30.maddesi6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 18.07.1981 tarih 2494 sayılı Kanun ile değişik 434/3. maddesi, temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamının ödeneceğini; bunların eksik olduğunun tespiti halinde, kararı veren hakim veya mahkemenin başkanı tarafından verilecek yedi günlük kesin süre içerisinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususunun temyiz edene yazılı olarak bildirileceğini ve verilen süre içerisinde tamamlamadığı takdirde kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar verileceğini hükme bağlamış olup, anılan maddeye paralel düzenleme getiren (ancak 03.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nce yürürlükten kaldırılan) Hukuk ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 53. maddesinde de bu maddeye atıf yapılmıştır.

Bu düzenlenmelerden de anlaşılacağı üzere hakim tarafından “temyiz harç ve giderlerinin tamamlanması için 7 günlük kesin süre” verilmesi ve ayrıca yazılı olarak “aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu” nun bildirilmesi gerekmektedir. Şayet, bu süre, yasada belirtilen usule uyulmadan ve yazılıp altı hakimce imzalanmadan verilmiş; eş söyleyişle, hakim tarafından usulünce verilmemişse geçerli bir bildirimin yapıldığından söz etmeye olanak yoktur. Mahkeme yazı işleri müdürünün veya kalemin temyiz harcı veya giderini tamamlanması için temyiz edene süre vermesi usule aykırıdır ve mahkeme yazı işleri müdürünün veya kaleminin vermiş olduğu süre üzerine temyiz harcını veya giderini ödememiş olan taraf, temyiz talebinden vazgeçmiş sayılamaz. Öte yandan, bir işlemin tamamlanması ancak o işlemin yapılacağı merci önünde olur. Oysa yatırma ihtarı, eksikliğin havale yolu ile giderilmesine yol açar. Borçlar Kanunu’nun 457 ve müteakip maddeleri uyarınca havale aracısı, havale gönderenin vekili durumunda olduğundan işlem, havalenin alıcıya verildiği anda oluşur. Gerçekleşen bu durum karşısında “yatırılmasına” ibaresini taşıyan muhtıra geçersizdir. (YHGK’nın 22.01.2003 tarih ve 2003/11-10 E., 2003/19, K. sayılı ilamı da bu yöndedir.)

Buna göre, eksik harç ve giderlerin tamamlanması istemiyle düzenlenen muhtırada yapılması gerekli işlemin ne olduğunun açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak şekilde gösterilmesi; buna yönelik olarak ikmal edilecek harç veya giderin miktarının; yatırılma mercii ve süresinin; yedi günlük sürenin kesin olduğu hususunun ve bunların yapılmamasının sonuçlarının net bir şekilde anlatılması gerekir.

Aksi halde, eksik içerikli bildirimin, hukuken geçerli olduğunun kabul edilmesi mümkün olmadığı gibi; usulüne aykırı ve geçersiz belgelerin hak kaybına yol açacak şekilde sonuç doğurması da kabul edilemez.

Dolayısıyla anılan kanun hükmüne uygun bulunmayan muhtıra, gerekleri kanuni süre içinde yerine getirilmiş olmasa dahi, bu muhtıraya dayalı olarak davalının temyizden vazgeçmiş sayıldığının kabulüne imkân bulunmamaktadır.

Nitekim, bu hususlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.06.1968 tarih ve 9-483 E., 476 K.; 01.10.1969 tarih ve 2-417 E., 719 K.; 19.02.1997 tarih ve 1996/2-897 E., 1997/86 K.; 13.04.2005 tarih ve 12-237 E., 248 K.; 30.11.2005 tarih ve 5-634 E., 680 K.; 09.05.2007 tarih ve 12-178 E., 249 K. ve 22.07.2009 tarih ve 18-348 E., 398 K. 19.10.2011 tarih ve 10-608 E., 649 K. sayılı ilamlarında da açıkça vurgulanmış ve doktrinde de aynı görüş benimsenmiştir (B. Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Bası, Cilt 5, Sayfa 4587 vd).

Dairemizin 18.12.2012 tarihli geri çevirme kararı ile bazı icra takip dosyalarının onaylı örneklerinin gönderilmesinin istenilmesi üzerine, Mahkemece HUMK’nın 434/3. maddesine uygun, mahkeme hakiminin imzasını taşıyan yazılı bir muhtıra hazırlanarak, şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekiline usulüne uygun şekilde tebliği gerekirken, 434/3. maddesindeki ihtaratın temyiz eden vekiline çıkartılan tebligat üzerine şerh edilmesiyle yetinilerek, Credit Europe Bank N.V. vekiline 10.06.2013 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet olunan vekili tarafından geri çevirme kararında bahsi geçen icra dosyalarının fotokopilerinin sunulmaması ve posta masrafının da yatırılmaması üzerine yine şikayet olunan vekiline aynı şekilde tebligat üzerine meşruhat yazılmak suretiyle ikinci bir tebligat çıkartıldığı, bu tebligatın 19.09.2013 tarihinde tebliğ olunduğu anlaşılmıştır.

Mahkemece, HUMK’nın 434/3. maddesi hükmüne uygun şekilde hakim imzasını taşıyan yazılı bir muhtıra düzenlenip şikayet olunan vekiline tebliğ edilmemesi doğru olmadığı gibi, aynı meşruhatlı davetiyenin ikinci kez şikayet olunan vekiline tebliğ edilmesine rağmen, ilk tebligatın gereklerinin yerine getirilmediğinden bahisle 23.09.2013 tarihli ek karar ile HMK’nın 344. maddesince temyiz talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.

Bu nedenle şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin kabulu ile 23.09.2013 tarihli temyiz talebinin reddine yönelik ek kararın kaldırılmasına karar verilerek, 14.06.2012 tarihli karara yönelik temyiz itirazlarının incelemesine geçilmiştir.

2- Şikayet olunan vekilinin 14.06.2012 tarihli karar yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3-Kabule göre; 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3. maddesinin 1. bendinde 1. bendinde “Bölge Adliye Mahkemeleri’nin 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri’nin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazetede ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanun’un temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmüne yer verilmiştir. Bu durumda mahkemece, ek kararın hüküm fıkrasında 1086 sayılı HUMK’nın 434/3. maddesince temyiz edilmemiş sayılmasına ibaresi yazılması gerekirken, 6100 sayılı HMK’nın henüz yürürlüğe girmeyen istinaf başvurularına ilişkin HMK’nın 344. maddesine göre temyiz talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekilinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz talebinin reddine ilişkin 23.09.2013 tarihli ek kararın kaldırılmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle şikayet olunan Credit Europe Bank N.V. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan 14.06.2012 İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2014 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS