0 212 652 15 44
Çalışma Saatlerimiz
Hafta İçi 09.00 - 18.00

Yabancı Dilde Yazılmış Belgeler

HMK Madde 223

(1) Yabancı dilde yazılmış belgeye dayanan taraf, tercümesini de mahkemeye sunmak zorundadır.

(2) Mahkeme kendiliğinden veya diğer tarafın talebi üzerine, belgenin resmî tercümesini de isteyebilir.



HMK Madde 223 Gerekçesi

Maddede, delillerin taraflarca getirilmesi ve ibrazı ilkesinin bir sonucu olarak 1086 sayılı Kanunun 325 inci maddesinde olduğu gibi, yabancı dille yazılmış belgelerin ibraz şekli düzenlenmiştir.


HMK 223 (Yabancı Dilde Yazılmış Belgeler) Madde Emsal Yargıtay Kararları


Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/4581 E. , 2020/2541 K.

  • HMK 223
  • Yabancı dildeki belgelere dayanan taraf bunların tercümesini de mahkemeye sunmak zorundadır.

Dava, faydalı modelin hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.

6100 sayılı HMK’nın 223. maddesine göre, yabancı dildeki belgelere dayanan taraf bunların tercümesini de mahkemeye sunmak zorunda olup, bu husus karşı taraf ya da re’sen mahkemece de talep edilebilir. Somut olayda davacı, yabancı dilde bir takım belgelere ve videolara dayanmıştır. Davalı tarafça, bunların tercümesinin dosyaya sunulması gerektiği beyan edilmiş, davacı vekilinin ise 25.07.2013 tarihli dilekçesinde bu konuda gereken giderin taraflarınca karşılanacağına ilişkin beyanda bulunmuş olmasına rağmen mahkemece, dosyaya herhangi bir şekilde delil tercümeleri kazandırılmamıştır. Bu durumda, alınan bilirkişi raporlarında, deliller hakkında yapılan yorumların denetlenebilirliği sağlanacak biçimde, dayanılan taraf delillerinin tercümesinin dosyaya kazandırılarak varılan sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma sonucu hüküm kurulması doğru olmamış, kararın re’sen bozulması gerekmiştir.


Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3606 E. , 2022/7512 K.

  • HMK 223
  • Yabancı dildeki belgeler ile Mersin Gümrük Müdürlüğü ve MSC Gemi Acenteliği A.Ş.’den gelen yabancı dildeki belgelerin HMK 223 uyarınca tercümesi yaptırılıp dosya içine alındıktan sonra, davalı gösterilen şirketin akdi ya da fiili taşıyıcı olarak taşıma zinciri içinde yer alıp almadığı saptanmalıdır.

Dava, deniz yoluyla yapılan taşımada ortaya çıkan ziya nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince davanın husumetten reddine, istinaf başvurusunun ise bölge adliye mahkemesince esastan reddine karar verilmiştir.Ancak yapılan araştırma karar vermeye yeterli olmadığı gibi davacının aşamada taraf değişikliğine ilişkin talebi HMK’nın 124/3 kapsamında değerlendirilmemiştir. Deniz taşımasında taşıyan ve fiili taşıyanı düzenleyen TTK’nın 1248’nci maddesi; Taşıyan, taşıma ister bizzat onun tarafından, isterse bir başkası, fiilî taşıyan, tarafından gerçekleştirilmiş olsun, taşıma sözleşmesini yapan veya taşıma sözleşmesi adına ve hesabına yapılan kişidir. Fiilî taşıyan, taşıyandan farklı bir kişi olup, bir geminin maliki, kiracısı veya işleteni olarak, taşımanın tamamını veya bir kısmını fiilen gerçekleştiren kişidir.’’ hükmüne haizdir.Bu durumda mahkemece yapılması gereken taraflarca ibraz edilen, yabancı dildeki belgeler ile Mersin Gümrük Müdürlüğü ve MSC Gemi Acenteliği A.Ş.’den gelen yabancı dildeki belgelerin HMK 223 uyarınca tercümesi yaptırılıp dosya içine alındıktan sonra, davalı gösterilen şirketin akdi ya da fiili taşıyıcı olarak taşıma zinciri içinde yer alıp almadığı saptanıp eğer taşıma zinciri içinde yer almamış ise davacının taraf değiştirilmesine ilişkin talebinin HMK’nın 124.madde kapsamında değerlendirilip taraf değişikliği yapılmak suretiyle davanın görülüp sonuçlandırılması gerekirken eksik inceleme ile husumetten ret kararı verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilin


Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/16413 E. , 2016/1725 K

  • HMK 223
  • Yabancı dildeki evrakların tercümelerinin HMK’nun 223/2. maddesi hükmü nazara alınarak Mahkemece tayin edilecek bir yeminli tercümana tercüme ettirilmesi gerekmektedir.

Takip dosyasında bulunan, …‘nün .. tarihli müzekkere cevabında, bahsi geçen uçakların dava konusu uçakla ilgili olmadığı hususu ile dava konusu uçağa ait olduğu iddia edilen, …Tescil Sertifikası’nın da dosyada fotokopisinin bulunduğu, bu fotokopinin de davacı tarafça sunulduğu hususu dikkate alınarak; dava konusu … tescil ve .. sıra nolu uçakla ilgili sahiplik belgesinin ve … bulunduğu devletlerle yapılacak yazışma ile 6100 sayılı HMK’nun 224. maddesi hükmü de dikkate alınarak onaylı bir suretlerinin istenmesi, ayrıca aynı hususun ..’nde bulunması halinde, bu Kuruma yazılacak müzekkere ile onaylı suretlerinin istenmesi, bu yollarla temin edilecek yabancı dilde yazılı belgeler geldikten sonra, yabancı dilden Türkçe’ye yapılan tercümelerle ilgili, özellikle davalı tarafça ileri sürülen, yapılan tercümelerin sıhhatiyle alakalı itirazlar bulunması sebebiyle, yabancı dildeki evrakların tercümelerinin HMK’nun 223/2. maddesi hükmü nazara alınarak Mahkemece tayin edilecek bir yeminli tercümana tercüme ettirilmesi gerekmektedir.

Yukarıda anılan işlemler yerine getirildikten sonra, Mahkemece ihtiyaç duyulması halinde dosyanın sivil havacılık konusunda uzman bir bilirkişiye veya bilirkişi heyetine tevdi edilerek, bilirkişi raporu alınması ve alınan rapor içeriği ile dosyada bulunan diğer deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi, ayrıca ..ı’nın .. sayılı soruşturma dosyasının da akıbeti araştırılarak hüküm kurulurken, anılan dosya içeriğinin de göz önünde bulundurulması gerekirken eksik inceleme ve değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.


YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ Esas: 2014/1683 Karar: 2014/4876 Tarih: 10.07.2014

  • HMK 223. Madde

  • Yabancı Dilde Yazılmış Belgeler

Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, davacı taşeron tarafından açılan asıl davada, sözleşme kapsamında verilen teminat çekinin iadesi, davacının sözleşme konusu iş ile ilgili yaptığı masraflarla yaptırdığı projeler için ödediği bedelin tahsili ve mahrum kalınan karın tahsili istenmiş, yüklenici tarafından açılan birleşen davada ise gecikme cezasıyla işin davalı taşeronun nam ve hesabına bir başka firmaya yaptırılması sebebiyle uğranılan zararın tahsiline karar verilmesi istenmiş, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1- )Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- )Taraflar arasındaki uyuşmazlık “Lübnan Üniversitesi Kuzey Yerleşkesi projesi muhtelif işler kapsamında olan mekanik tesisat işlerinin” yapımından kaynaklanmaktadır. Asıl davada davacı taşeron, davalı yüklenicidir. Yanlar arasındaki 30.4.2010 tarihli taşeron sözleşmesi uyuşmazlık konusu değildir.

Taşeron sözleşmesinin j bendinde “Taşeron kendisine verilen mimari ve mekanik avon projelerini inceleyerek ilgili imalat projelerini ( shop drawings ) hazırlayacak, işverenin ( davalının ) onayını müteakiben ilgili teknik şartnamelere uygun olarak sahada imalatını yapacaktır hükmüne, c bendinde ise, “İşlerin yapılabilmesi için gerekli olabilecek imalat projeleri taşeron tarafından kendisine verilecek mimari ve mekanik avon projelerine uyumlu olacak şekilde üretilecek, onay için işverene sunulacak, onayına müteakiben imalat için kullanılacaktır.” hükmüne yer verilmiştir.

Asıl davada davacı taşeron diğer talepleri yanında sözleşmenin feshi nedeniyle, üçüncü kişiye yaptırdığı ve davalıya teslim ettiği mekanik tesisat projelerinin bedelini de davalıdan istemiştir. Mahkemece alınan 25.5.2012 tarihli asıl bilirkişi raporunda davacı taşeronun yaptırdığı 280 adet makine tesisat projesinden 216 adedinin onaylanmış olduğu dikkate alınarak Makine Mühendisleri Odasınca yayınlanan Serbest Müşavirlik ve Mühendislik Hizmetleri asgari ücretleri listesine göre proje bedeli 89.921,54 TL olarak hesaplanmış, davalı ve birleşen davanın davacısı yüklenici, dava dışı idareye verilen ve onaylanan mimari pafta sayısının fesih tarihi itibariyle 472 olduğunu, 472 pafta üzerinden sözleşmenin uyarınca hesaplama yapılması gerektiğini belirterek rapora itiraz etmiştir. Davalı yüklenicinin 6.7.2011 tarihli delillerini sunduğu dilekçede de “idareye verilen ve tasdik edilen pafta sayısının 472 adet olduğu” belirtilerek dilekçe eki “Ek 9”da buna dair “Shap Drawing Submital” başlıklı tabloyla yabancı dilde düzenlenmiş tabloya dair ekler sunulmuştur. Mahkemece taraf vekillerinin itirazları üzerine alınan 5.9.2012 tarihli ek bilirkişi raporunda davalı yüklenici vekilinin itirazları üzerine, davalının delil listesine dair dilekçesi ekinde yer alan “Ek 9”da ki pafta sayısının 472 olduğu gerekçesiyle yeniden hesaplama yapılarak davacının yaptığı/yaptırdığı projeler sebebiyle alacağı 46.178.48 TL olarak hesaplanmıştır. Davacı taşeron ek bilirkişi raporuna itiraz ederek, davalı yüklenicinin delil listesi dilekçesine “Ek 9” olarak eklediği belgenin “mimari projelerin haftalık onaya sunum raporu” olduğunu, bilirkişilerce bu liste içeriğinin incelenmediğini, liste eki incelendiğinde mimari kesitlerin, dış görünüşlerin, merdivenlerin ve benzeri mimari projelerin defalarca tekrar tekrar onaya sunulduğunu, taşerondan revize edilen her proje, her mimari kesit, her korkuluk projesi, ve her asma tavan tespit detayı için mekanik tesisat projesi yapılması beklendiğini, 472 proje sayısının bu şeklide bulunduğunu belirterek bilirkişilerin gerekçesinin ve uygulanmasının bilimsellikle ve mühendislik ilkeleriyle alakası olmadığını ileri sürmüştür. Mahkemece davacı vekilinin ek bilirkişi raporuna yaptığı teknik nitelikteki bu itirazlar yönünden bilirkişilere inceleme yaptırılmadan hükme varılması doğru olmamıştır. 6100 Sayılı H.M.K.nın 223. maddesinde yabancı dilde yazılmış belgeye dayanan taraf tercümesini de mahkemeye sunmak zorundadır. Mahkeme kendiliğinden veya diğer tarafın talebi üzerine belgelerin resmi tercümesini de isteyebilir” hükmüne yer verilmiştir.

O halde mahkemece davalı ve birleşen dosya davacısı yüklenicinin delil listesi ekinde “Ek 9” olarak sunduğu yabancı dilde yazılmış belgelerin tercümesi istenerek, tercüme belgeler de eklendikten sonra bilirkişilerden davacı taşeronun ek bilirkişi raporuna yaptığı teknik nitelikteki itirazları cevaplandırır biçimde ve denetime elverişli ek rapor alınması, oluşacak sonuca uygun hüküm kurulması gerekir. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeyle verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine,2. bentte açıklanan sebeplerle kararın taraflar yararına BOZULMASINA, 990,00’er TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istenmesi halinde temyiz eden taraflara iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 10.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Paylaş
RSS