Postada Elkoyma
CMK Madde 129
(1) Suçun delillerini oluşturduğundan şüphe edilen ve gerçeğin ortaya çıkarılması için soruşturma ve kovuşturmada adliyenin eli altında olması zorunlu sayılıp, posta hizmeti veren her türlü resmî veya özel kuruluşta bulunan gönderilere, hâkimin veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının kararı ile elkonulabilir.
(2) Hâkim kararının veya Cumhuriyet savcısının emrinin kendilerine bildirilmesi üzerine elkoyma işlemini yerine getiren kolluk memurları, birinci fıkrada belirtilen gönderilerin içinde bulunduğu zarfları veya paketleri açamazlar. Elkonulan gönderiler, ilgili posta görevlilerinin huzuru ile mühür altına alınıp derhâl elkoyma kararını veya emrini veren hâkim veya Cumhuriyet savcısına teslim edilir.
(3) (Ek:20/11/2017-KHK-696/94 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7079/89 md.) Elkoyma kararı veya emrinin aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak verilmesi halinde gönderilerin bulunduğu zarf veya paketler Cumhuriyet savcısının talimatıyla kolluk memurları tarafından açılabilir.
a) 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
-
Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi (madde 174),
-
Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188), suçları.
b) 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 12 nci ve 13 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.
c) 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 67 nci ve 68 inci maddelerinde tanımlanan suçlar.(1)
(4) Soruşturma ve kovuşturmanın amacına zarar vermek olasılığı bulunmadıkça, alınmış tedbirler ilgililere bildirilir.
(5) Açılmamasına veya açılıp da içeriği bakımından adliyenin eli altında tutulmasına gerek bulunmadığına karar verilen gönderiler, hemen ilgililerine teslim olunur.
CMK Madde 129 Gerekçesi
1412 sayılı Kanunun 91 inci maddesinde iki ayrı fıkrada düzenlenen sanığa gönderilen veya sanık tarafından gönderilen mektuplara ait hükümler birleştirilerek tek fıkrada ele alınmıştır. Postayla gönderilen bilgi kavramı açıklanmış ve elektromanyetik araçlarla gönderilenler de buna dahil edilmiştir.
Yapılan diğer bir yenilik 1412 sayılı Kanunun 91 ilâ 93 üncü maddelerinin birleştirilmesinden oluşmaktadır; böylece, birbirleri ile ilgili olan maddelerin bir araya toplanması yoluyla, daha sistemli bir kanun elde etme amacı güdülmüştür.
Madde, postada elkoyma konusunu, haberleşme özgürlüğünün demokratik hayat biçimindeki çok önemli üstün değeri dolayısıyla ayrıca düzenlemiş bulunmaktadır. Postada bulunan mektup, telgraf veya elektromanyetik araçlarla gönderilmiş bilgileri içeren yazı, belge veya diğer gönderilere (mersulelere) elkonulabilmesi için:
-
Bunların suçun delil, iz, eser ve emarelerini oluşturduğundan şüphe edilmesi temel koşuldur.
-
Ancak, bu yeterli olmayıp ayrıca adliyenin eli altında olması zorunlu sayılmalıdır.
Haberleşme özgürlüğünü güvence altında bulundurmak üzere madde ayrıca, tamamlayıcı tedbirlere ve bunları sağlayan hükümlere yer vermiş bulunmaktadır:
-
Elkoymaya esasta hâkim karar verecektir,
-
Cumhuriyet savcısı ancak gecikmesinde sakınca olan hâllerde elkoyma emrini verebilecektir. Ancak elkoydukları şeyleri açmadan hemen yetkili hâkime teslim edecektir.
-
Kolluk memurları sadece hâkim kararını veya Cumhuriyet savcısının emrini yerine getirebilecekler; ancak zarf veya paketleri hiçbir suretle açamayacak, ilgili posta görevlilerinin huzuru ile bunları mühür altına alacaklar ve hemen, yerine göre hâkime veya Cumhuriyet savcısına teslim edeceklerdir.
-
Böylece kendisine teslim edilen mühür altındaki şeyleri açıp açamamak hususundaki karar hâkim tarafından verilecektir. Hâkimin bu husustaki kararı, maddenin birinci fıkrasında belirtilen koşulların var olup olmadığına dayanacaktır. Açıldıktan sonra adliyenin eli altında tutulmasına gerek bulunmadığı anlaşılan şeyler hemen ilgililerine teslim olunacaktır. Buna karşılık birinci fıkradaki koşulları kapsayan şeyler Cumhuriyet savcısına teslim edilecektir. Cumhuriyet savcısı soruşturma sonunda suçla ilgili bulunmadığını saptadığı şeyleri bir tutanak düzenleyerek ilgilisine teslim edecektir.
Bütün bu hükümler Anayasada öngörülen özel hayatın gizliliğini korumaya yöneliktir.
CMK 129 (Postada Elkoyma) Emsal Yargıtay Kararları
Ceza Genel Kurulu 2017/1110 E. , 2019/610 K.*
- CMK 129
- Koruma Tedbiri Olarak Postada El koyma:
Amacı delil elde etmek olan postada el koyma, posta hizmeti veren her türlü resmî veya özel kuruluşta bulunan gönderilerden ispata yarayacak nitelikte olanların adliye eli altına alınmasıdır. Postada el koyma; posta hizmeti sağlayıcısına gönderinin teslimin edilmesinden ilgilisine verilmesine kadar geçecek olan zaman diliminde ve bu süre içerisinde gönderinin bulunduğu yerlerde uygulanabilir.
Gönderi ifadesinden “Posta hizmeti veren her türlü resmî veya özel kuruluş aracılığıyla gönderilen mektup, telgraf gibi gönderilmiş bilgileri içeren yazı, belge, paket veya koli gibi diğer şeylerin” (Handan Yokuş Sevük, Postada Elkoyma ve Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi, TBB Dergisi, Yıl 2007, s. 102-103), “Resmî ya da özel posta hizmeti gören kurumlardaki maddî varlığa sahip her şey” (Veli Özer Özbek, Koray Doğan, Pınar Bacaksız, İlker Tepe, Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin, 9. Bası, Ankara 2017, s. 464) anlaşılması gerekir.
Postada el koyma kararı kural olarak hâkim, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde ise Cumhuriyet savcısı tarafından verilir. Genel el koyma tedbirinden farklı olarak, gecikmede sakınca bulunan hâllerde kolluk amirleri postada el koyma emri veremezler. Ayrıca, Cumhuriyet savcısının verdiği el koyma emirlerinin sulh ceza hâkiminin onayına sunulması da öngörülmemiştir. Hâkim kararının veya Cumhuriyet savcısının emrinin kendilerine bildirilmesi üzerine el koyma işlemini yerine getiren kolluk memurları, gönderilerin içinde bulunduğu zarfları veya paketleri açamazlar. Ancak el koyma kararı veya emrinin CMK’nın 129. maddesinin üçüncü fıkrasında sayılan suçlarla ilgili olarak verilmesi hâlinde, gönderilerin bulunduğu zarf veya paketler Cumhuriyet savcısının talimatıyla kolluk memurları tarafından açılabilir. Bu sayılan suçlar dışında ise el konulan gönderiler, ilgili posta görevlilerinin huzuru ile mühür altına alınıp derhâl el koyma kararını veya emrini veren hâkim veya Cumhuriyet savcısına teslim edilir.
CMK’nın 129. maddesinin taslak gerekçesi; “Madde 96. - 1412 sayılı Kanunun 91 inci maddesinde iki ayrı fıkrada düzenlenen sanığa gönderilen veya sanık tarafından gönderilen mektuplara ait hükümler birleştirilerek tek fıkrada ele alınmıştır. Postayla gönderilen bilgi kavramı açıklanmış ve elektromanyetik araçlarla gönderilenler de buna dahil edilmiştir.
Yapılan diğer bir yenilik 1412 sayılı Kanunun 91 ilâ 93 üncü maddelerinin birleştirilmesinden oluşmaktadır; böylece, birbirleri ile ilgili olan maddelerin bir araya toplanması yoluyla, daha sistemli bir kanun elde etme amacı güdülmüştür. Madde, postada elkoyma konusunu, haberleşme özgürlüğünün demokratik hayat biçimindeki çok önemli üstün değeri dolayısıyla ayrıca düzenlemiş bulunmaktadır. Postada bulunan mektup, telgraf veya elektromanyetik araçlarla gönderilmiş bilgileri içeren yazı, belge veya diğer gönderilere (mersulelere) elkonulabilmesi için:
- Bunların suçun delil, iz, eser ve emarelerini oluşturduğundan şüphe edilmesi temel koşuldur.
- Ancak, bu yeterli olmayıp ayrıca adliyenin eli altında olması zorunlu sayılmalıdır.
Haberleşme özgürlüğünü güvence altında bulundurmak üzere madde ayrıca, tamamlayıcı tedbirlere ve bunları sağlayan hükümlere yer vermiş bulunmaktadır:
- Elkoymaya esasta hâkim karar verecektir,
- Cumhuriyet savcısı ancak gecikmesinde sakınca olan hâllerde elkoyma emrini verebilecektir. Ancak elkoydukları şeyleri açmadan hemen yetkili hâkime teslim edecektir.
- Kolluk memurları sadece hâkim kararını veya Cumhuriyet savcısının emrini yerine getirebilecekler; ancak zarf veya paketleri hiçbir suretle açamayacak, ilgili posta görevlilerinin huzuru ile bunları mühür altına alacaklar ve hemen, yerine göre hâkime veya Cumhuriyet savcısına teslim edeceklerdir.
- Böylece kendisine teslim edilen mühür altındaki şeyleri açıp açamamak hususundaki karar hâkim tarafından verilecektir. Hâkimin bu husustaki kararı, maddenin birinci fıkrasında belirtilen koşulların var olup olmadığına dayanacaktır. Açıldıktan sonra adliyenin eli altında tutulmasına gerek bulunmadığı anlaşılan şeyler hemen ilgililerine teslim olunacaktır. Buna karşılık birinci fıkradaki koşulları kapsayan şeyler Cumhuriyet savcısına teslim edilecektir. Cumhuriyet savcısı soruşturma sonunda suçla ilgili bulunmadığını saptadığı şeyleri bir tutanak düzenleyerek ilgilisine teslim edecektir. Bütün bu hükümler Anayasada öngörülen özel hayatın gizliliğini korumaya yöneliktir.” şeklindedir.
Haberleşme özgürlüğü ve haberleşmenin gizliliğini ilgilendiren ve bunlara müdahale niteliğinde olan postada el koyma tedbiri, bu özelliği nedeniyle kanun koyucu tarafından ayrıca ve özel olarak düzenlemiştir.
Öte yandan ceza muhakemesinin amacı, her somut olayda, kanuna ve usulüne uygun olarak toplanan delilerle maddi gerçeğe ulaşıp adaleti sağlamak, suç işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasının önüne geçebilmek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmektir. Gerek 1412 sayılı CMUK gerekse 5271 sayılı CMK adil, etkin ve hukuka uygun bir yargılama yapılması suretiyle maddi gerçeğe ulaşmayı amaç edinmiştir. Bu nedenle ulaşılma imkânı bulunan bütün delillerin ele alınıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Diğer bir deyişle adaletin tam olarak gerçekleşebilmesi için, maddi gerçeğe ulaşma amacına hizmet edebilecek tüm kanuni delillerin toplanması ve tartışılması zorunludur. Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Diyarbakır Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince uyuşturucu madde ticareti yapan şahıs ve organizasyonlara yönelik olarak il genelinde yapılan istihbarat çalışmaları kapsamında, 10.03.2009 tarihinde muhbir ile yapılan görüşmede …’ın, 10.03.2009 tarihinde Bağlar Fillo Kargo ile İstanbul’a esrar göndereceği, esrarın içinde bulunduğu karton kolinin üzerinde “YUMOŞ” ibaresinin yazılı olduğu bilgisinin elde edildiği, aynı gün saat 18.30 sıralarında Aras ve Fillo Kargo toplanma merkezine giden görevlilerin, burada bulunan Fillo Kargo görevlisine polis kimlik kartları gösterip Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/670 değişik iş sayılı önleme araması kararını ibraz ettikten sonra, Bağlar ilçesinden gelen Fillo Kargoya ait kargoları sordukları, söz konusu kargoların İstanbul’a gidecek olan araca yüklendiğini öğrenen görevlilerin yaptıkları kontrolde, üzerinde “YUMOŞ” ibaresi yazan bir adet sarı renkli karton kutu bulunduğunu, söz konusu kutu üzerindeki irsaliye incelendiğinde, gönderen kısmında “…” ve “0412…”, alıcı kısmında “…”, “Avcılar-İstanbul” ve “0531…”, kargo bilgileri kısmında ise “Cinsi: Koli, Adet: 1, Desi: 15” bilgilerinin yazılı olduğunu gördükleri, bahsi geçen kutu açıldığında üzerinde “Elidor” ibaresi yazan başka bir karton kutu daha bulunduğu, bu kutu da açıldığında üzerinde “LPX” ibaresi yazan gri renkli kutu içindeki “Rebelle SHOES” ibaresi bulunan kutuda şeffaf naylona sarılı hâldeki pakette suç konusu esrarın ele geçirildiği olayda;
Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/670 değişik iş sayılı önleme araması kararının, polis sorumluluk bölgesinde açılması izne bağlı olan umuma açık istirahat ve eğlence yerleri ile diğer iş yerleri ve eklentilerinde, ana ve ara arterlerde şahısların üstü, aracı, eşyası ve çantasında arama yapılmasına ilişkin olması, Bağlar ilçesinden gelen kargoların Fillo Kargo firmasının İstanbul’a gidecek olan kargo aracına yüklenildiğinin kargo görevlisinden öğrenilmesi üzerine, kargo yüklü araçta yapılan kontrollerde “YUMOŞ” ibareli karton kutuda suç konusu esrarın ele geçirilmesi, gerçekleştirilen bu arama işlemi sırasında kargo yüklü aracının bulunduğu yerin kargo toplama merkezi ve eklentileri içerisinde kalıp kalmadığının, yine bahsi geçen kargo toplama merkezinin 2559 sayılı PVSK’nın “önleme araması” başlıklı 9. maddesinin 5. fıkrasında belirtilen yerlerden olup olmadığının dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılamaması karşısında, söz konusu önleme araması kararı kapsamında belirtilen iş yerlerinden olup olmadığının tespiti bakımından Şanlıurfa Yolu üzerinde bulunan Fillo Kargo Toplama Merkezinin belirtilen yerlerden olup olmadığının, arama işlemi sırasında içerisinde suç konusu esrar ele geçirilen kargo aracının bu iş yeri ve eklentileri içerisinde kalıp kalmadığının araştırılıp bu yerde önleme araması kararı ile arama yapılıp yapılamayacağının değerlendirilmesi, önleme araması kararı ile arama yapılamayacağının anlaşılması hâlinde ise Özel Daire bozma ilamında belirtildiği şekilde bu yere ilişkin hâkim tarafından verilmiş bir arama kararı veya Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenmiş yazılı bir arama emri bulunup bulunmadığının araştırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu kabul edilmelidir.
5271 sayılı CMK’nın 116, 119 ve 129. maddesi koşullarının somut olayda aranıp aranmayacağı hususu, öncelikle eksik araştırmanın sonucuna göre değerlendirme yapılması gerektiğinden, bu aşamada tartışılmamıştır.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının farklı gerekçeyle kabulüne karar verilmelidir.
YARGITAY 6. CEZA DAİRESİ Esas: 2009/12012 Karar: 2012/18274 Tarih: 30.10.2012
-
CMK 129. Madde
-
Postada Elkoyma
Karar: 1- Sanığın yargılandığı suçtan aynı yargı çevresindeki Denizli D tipi ceza evinde tutuklu bulunduğunun anlaşılması karşısında, hükmün açıklandığı 20.01.2009 tarihli son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 196 maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- 04.12.2008 tarihli oturum tutanaklarının katip tarafından imzalanmamış olması suretiyle CMK.nın 129 uncu maddesine aykırı davranılması,
Sonuç: Bozmayı gerektirmiş, sanık İ. G.’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 30.10.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.
Makale Yazarlığı İçin
Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd@gmail.com adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.